Şunun için etiket arşivi: muhsin

İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından Koç Holding Enerji Grubu Şirketleri Aygaz, Opet ve Tüpraş’ın sponsorluğunda düzenlenen 18. İstanbul Tiyatro Festivali’nde hafta sonu merakla beklenen iki yabancı oyun seyirciyle buluşuyor.

18.İstanbul Tiyatro Festivali

Montalvo-Hervieu ikilisinin çarpıcı yorumuyla “Orfeo”, Henkel sponsorluğunda 18 Mayıs Cuma ve 19 Mayıs Cumartesi Harbiye Muhsin ErtuğrulSahnesi’nde, gittiği her ülkede kapalı gişe oynayan, Kathryn Hunter’ın sahneye taşıyacağı “Kafka’nın Maymunu” ise British Council işbirliğiyle, 19 Mayıs Cumartesi ve 20 Mayıs Pazar günleri Kenter Tiyatrosu’nda izlenebilecek. Seyircilerden yoğun ilgi gören “Kafka’nın Maymunu” için 20 Mayıs Pazar günü saat 14.00’e bir ek gösterim daha konduğunu hatırlatalım.

Jose Montalvo ve Dominique Hervieu İkilisinden Çarpıcı Bir “Orfeo” Yorumu 

18 Mayıs Cuma, 20.30

19 Mayıs Cumartesi, 15.30

Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi

Şimdiye kadar birlikte yirmiyi aşkın gösteri gerçekleştiren Fransız koreograf ikilisi José Montalvo ve Dominique Hervieu, çılgın ve zamanın dışındaki “Orfeo” yorumlarıyla festivalin konuklarından. Henkel sponsorluğunda,  Institut Français’nin işbirliğiyle gerçekleştirilecek “Orfeo”, 18 Mayıs Cuma akşamı saat 20.30’da ve 19 Mayıs Cumartesi günü saat 15.30’da Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde olacak.

Fransa’da ve yurtdışında en popüler ve en takdir edilen çağdaş koreografların başında yer alan Montalvo-Hervieu ikilisinin Orfeo’su, seyircilere Bruegel, Rubens ve Picasso gibi önemli ressamlardan esinlenen video projeksiyonu ile Monteverdi, Gluck ve Philipp Glass gibi bestecilerin müziklerinin buluştuğu bir sahnede barok danstan hip-hop’a tam bir görsel şölen sunacak.

Performanslarıyla gösteri sanatlarına yepyeni bir boyut kazandıran dünyaca ünlü Kanadalı topluluk Cirque du Soleil’in dansçılarının arasından seçilen 7 dansçı ile 9 müzisyenin sahne alacağı gösteri, büyüleyici bir görsel ve işitsel şölen olacak. Orfeo karakterinin yarı tanrı yarı insan niteliğini, tahta bacak üzerinde hareket eden bir akrobat canlandırırken, genç Orfeo rolünü dansına eşi benzeri görülmemiş bir teknik kazandıran belden aşağısı felçli dansçı Luca Patuelli üstlenecek.

1980’li yılların başında birlikte çalışmaya başlayan ve sayısız müzikal eseri sahneye taşıyan, birçok ödülün sahibi ünlü ikili Montalvo & Hervieu, son projeleri “Orfeo”da bir kez daha dansın aynı zamanda bir şenlik olduğunu gösterecek.

Usta Oyuncu Kathryn Hunter’dan “Kafka’nın Maymunu”  

19 Mayıs Cumartesi, 20.30

20 Mayıs Pazar, 14.00 ve 18.30

Kenter Tiyatrosu

Franz Kafka’nın “Akademi İçin Bir Rapor” adlı kısa öyküsünden sahneye uyarlanan ve gittiği her ülkede kapalı gişe oynayan “Kafka’nın Maymunu”, British Council işbirliğiyle, 19 Mayıs Cumartesi günü saat 20.30’da,

20 Mayıs Pazar günü saat 14.00 ve 18.30’da Kenter Tiyatrosu’nda sahnelenecek.

Konuşmayı ve bir insan gibi davranmayı öğrenmiş olan bir maymunun monoloğuna dayanan bu oyunda Laurence Olivier Ödülü sahibi Peter Brook gibi önemli yönetmenlerle çalışan Kathryn Hunter, usta oyunculuğuyla kendini korumak için insanlaşmaya çalışan bir maymunun varoluş öyküsünü başarıyla sahneye taşıyor. Her bireyin toplumda kendisi için yarattığı değişen kimlikler arasında nasıl maymunlaştığı ve yabancılaşma duygusu oyunun ana temasını oluşturuyor.

Kırmızı Peter adlı maymunun ağzından yazılmış metinde, maymun yaşadığı vahşi deneyimi bir ayna gibi kullanarak konuşmasını ustalıkla insanlığa dair bir yoruma dönüştürmeyi beceriyor. Walter Meierjohann’ın yönetmenliğini üstlendiği oyun, her bireyin toplumda kendisi için yarattığı değişen kimlikler arasında nasıl maymunlaştığı ve yabancılaşma duygusunu irdeliyor. “Kafka’nın Maymunu”, İngilizce (Türkçe altyazılı) olarak gerçekleştirilecek.

İstanbul Tiyatro Festivali, British Council işbirliğiyle bir dizi atölye çalışması ile söyleşigerçekleştirecek. Ücretsiz olarak gerçekleştirilecek atölye çalışmasına katılmak için başvurular tiyatro.iksv.org/tr adresindeki başvuru formları üzerinden alınacak.

Kathryn Hunter ile Atölye Çalışması “Fiziksel Hikaye Anlatımı”

17 Mayıs Perşembe, 10.30-13.30, Üsküdar Tekel Sahnesi

Usta oyuncu Kathryn Hunter, “Kafka’nın Maymunu”nu sahnelemeden hemen önce festivaltakipcileri ile bir atölye çalışması gerçekleştirecek. RSC ve Complicite gibi dünyanın önde gelen tiyatro topluluklarıyla çalışmış Kathryn Hunter, bu atölye çalışmasında katılımcılara yoğun fiziksel hikaye anlatımını aktaracak. “Kathryn Hunter Fiziksel Hikaye Anlatmı” isimli atölye çalışması 17 Mayıs Perşembe günü saat 10.30-13.30 arasında Üsküdar Tekel Sahnesi’nde gerçekleştirilecek.

İngiliz Tiyatro Dünyasından Konuklarla Söyleşi

21 Mayıs Pazartesi, 11.00, Kumbaracı50

İngiltere tiyatrosunun üç önemli ismi British Council’in destekleriyle festivaldeki oyunları izlemek, festivali tanımak ve profesyonellerle atölye çalışmaları gerçekleştirmek üzere Tiyatro Festivali’ne geliyor. Traverse Tiyatrosu Edinburgh Sanat Yönetmeni Orla O’Laughlin, West Workshire Tiyatrosu Sanat Yönetmeni Ian Brown ve Sherman Cymru Tiyatrosu Sanat Yönetmeni Chris Ricketts, İstanbul’da yapacakları söyleşide İngiltere ve Türkiye arasındaki işbirliği olanaklarını tartışacak ve özel tiyatrolarla ilgili konuşacaklar. Bu söyleşinin moderatörlüğü ise Berkun Oyatarafından yapılacak. Söyleşi halka açık olarak, 21 Mayıs Pazartesi günü saat 11.00’de Kumbaracı50’de gerçekleştirilecek.

18. İstanbul Tiyatro Festivali Biletleri Nerede?

18. İstanbul Tiyatro Festivali’ndeki gösterilerin biletleri Biletix satış noktaları, Biletix Çağrı Merkezi(0216 556 98 00), www.biletix.com ve İKSV’den (10.00–19.00 saatleri arasında; Pazar günleri hariç) alınabilir. Tüm bilet alımlarında kredi kartı geçerli. Her gösteride tam biletlerin yanı sıra öğrenciler için indirimli bilet de satılıyor. Lale Kart üyeleri, biletlerinde %25’e varan özel indirimden yararlanabiliyor.

 

Şehir Tiyatroları’nın başına belediye bürokratlarının atanmasının ardından sanatçıların gösterdiği tepkiler sürüyor. “Şehir Tiyatroları Yok Edilemez” diyen sanatçılar, yarın Galatasaray Lisesi önünde buluşacak.

tiyatro

Şehir Tiyatroları’nın başına belediye bürokratlarının atanmasına karşı sanatçıların tepkisi sürüyor. Sanatçılar yarın bir kez daha “Şehir Tiyatroları Yok Edilemez” demek ve son dönemde gündeme getirilen “muhafazakar sanat” anlayışını protesto etmek üzere Galatasaray Lisesi önünde buluşacak. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Sanatçıları Derneği (İŞTİSAN) buluşmaya çağrı amacıyla bir de video yayımladı. (Video İçin Tıklayınız)

13 Nisan’da yeni tiyatrolar yönetmeliği ile ilgili bir basın açıklaması yapan İŞTİSAN, yandaş medyada bir süredir Şehir Tiyatroları’na yönelik saldırıların sebebinin bu yönetmelikle anlaşıldığını, amacın 98 yıldır sanatçıları tarafından yönetilen tiyatronun belediye bürokratlarına teslim edilmesi olduğunu vurgulamıştı. Harbiye Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu önünde dernek adına yapılan açıklamayı okuyan Şehir Tiyatrosu sanatçılarından Aslı Öngören, yeni yönetmelikle Şehir Tiyatrosu’nun resmen bir sanat kurumu olmaktan çıkarılarak basit bir şube müdürlüğüne dönüştürüleceğini ifade etmişti. Öngören, “Tüm bunlar 98 yıllık bir sanat kurumunun, bir büyük mirasın sonu demektir. Yalnız onun da değil, ülkemizin tüm kültür ve sanat ortamını muhafazakarlaştırma harekatıdır bu”diye konuşmuştu.

Yer             : Galatasaray Lisesi önünde buluşacak

Tarih        : 24.04.2012 

Saat            :11:00

Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri’nin 2012 adayları ile özel ödül sahipleri 2 Nisan 2012 Pazartesi akşamı düzenlenen basın toplantısında açıklandı.

afife jale tiyatro odulleri

2011-2012 tiyatro sezonundaki en başarılı isim ve oyunlarını ödüllendirmeye hazırlanan Yapı KrediAfife Tiyatro Ödülleri’nde bu yıl Muhsin ErtuğrulÖzel Ödülü’ne Nedret Güvenç, Cevat Fehmi Başkut Özel Ödülü’ne Ülkü Ayvaz, Yapı Kredi Özel Ödülü’ne ise Turan Oflazoğlu layık görüldü.

Sanat dünyasını bir araya getiren basın toplantısında konuşma yapan Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri İcra Kurulu Başkanı Salih Başağa, “Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri’nin  bugün geldiği nokta, Türkiye’nin en prestijli tiyatro ödülü olarak bizi çok gururlandırıyor. 16 senedir sadece finansal anlamda değil, fikir ve emek olarak da her türlü desteği verdiğimiz, bu proje, Yapı Kredi’nin sanata olan samimi desteğinin de bir kanıtı.

Bu sene birçok iyileştirme gerçekleştirdik. Üye sayımızı artırarak daha geniş bir katılım sağladığımız Seçici ve Oylama Kurullarımızın, önümüzdeki dönemde de çalışmalarını daha etkin yürütebilmesi için yine yeni düzenlemeler üzerinde çalışıyoruz.

Biz bu çalışmalarımızı sürdürürken Türk tiyatrosuna ilgi de her geçen gün artıyor, daha fazla oyun sahneye konuluyor. Bu bağlamda Afife ödüllerini daha geniş bir tabana yayma meselesi önümüzde somut bir hedef olarak duruyor.” dedi.

Sezon boyunca  toplam 30 kişiden oluşan Seçici ve Oylama Kurulu’nun İstanbul’un dört bir yanındaki tiyatrolara giderek doğru adayı seçmek için büyük bir titizlikle çalıştığını belirten Başağa şunları söyledi: “Tiyatroya gönül veren tüm jüri üyesi dostlarıma, hassasiyetleri ve gösterdikleri üstün iş disiplini için tekrar teşekkürlerimi sunuyorum Artık görev Oylama Kurulu’nda ve hepimiz 30 Nisan’da Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri Töreni için nefesimizi tuttuk, bekliyoruz. Şimdiden tüm adayları gönülden kutluyor, hepinize keyifli bir akşam diliyorum.”

Türk tiyatrosunun Afife gibi cesur, inançlı ve sabırlı insanların omuzlarında yükseldiğini vurgulayan Yapı Kredi Sanat Danışmanı Haldun Dormen ise “Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri benim için bir tutku ve her yıl bu ödül töreni için sanki ilk defa gerçekleşiyormuş gibi büyük heyecan duyuyorum. Yapı Kredi’nin bu ödülü ilk günden beri böylesine sahiplenmiş olması son derece mutluluk verici. Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri’nin ayrıca çeşitli yeniliklerle yoluna devam etmesi planlanıyor.

Bizler, Afife Tiyatro Ödülleri kapsamında Yapı Kredi ile Türk tiyatrosuna ve tiyatrocusuna her geçen yıl daha iyisini verebilmek için çalışıyoruz. Bu çalışmalarımızı artırarak sürdüreceğiz.” şeklinde konuştu.

En başarılı prodüksiyondan, ışık tasarımcısına, en başarılı erkek oyuncudan, en başarılı yardımcı kadın oyuncuya kadar 15 ayrı kategoride adayların ödüllendirildiği Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri, 30 Nisan 2012 Pazartesi akşamı Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek görkemli bir törenle sahiplerini bulacak.

 

27 Mart Dünya Tiyatro Gününde İBB Şehir Tiyatrosunda sahnelenecek oyunlar.

dünya tiyatro günü

 

 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü nedeniyle 27 Mart 2012 Salı günü seyircilerle buluşuyor. İBB Şehir Tiyatroları’nın 9 sahnesinde Oyunlardan önce John Malkovich’in hazırladığı Dünya Tiyatro Günü Uluslararası Bildirisi veKenan Işık’ın hazırladığı Dünya Tiyatro Günü Ulusal Bildirisi; Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde İBB Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Ayşenil Şamlıoğlu, Kâğıthane Sadabad Sahnesi’nde sanatçımızJülide Kural, Fatih Reşat Nuri Sahnesi’nde sanatçımız Hikmet Körmükçü, Üsküdar Kerem Yılmazer Sahnesi’nde sanatçımız Aslı Öngören, Üsküdar Musahipzade Celâl Sahnesi’nde sanatçımız Nilgün Kasapbaşoğlu, Kadıköy Haldun Taner Sahnesi’nde sanatçımız Funda Postacı, Ümraniye Sahnesi’ndesanatçımız Ayşe Kökçü, Gaziosmanpaşa Ferih Egemen Çocuk Tiyatrosu Sahnesi’nde sanatçımız Betül Kızılok Bavli, Kağıthane Küçük Kemal Çocuk Tiyatrosu Sahnesi’nde sanatçımız Binnur Şerbetçioğlutarafından okunacak.

Oyunlar her yıl olduğu gibi bu yıl da ücretsiz olarak izlenebilecek. 27 Mart Dünya Tiyatro Günü’ndeoynanacak Oyunların biletleri, Oyunların oynanacağı sahnelerin gişeleri ve idare amirliklerinden temin edilebilir.

27 Mart 2012 tarihinde sahnelenecek Oyunlar şöyle;

Otobüs… Çağdaş Bulgar yazınının önemli ismi Stanislav Stratiev’in toplumsal taşlaması olan Oyun, ülkedeki değişimi farklı Oyun kişilerinin üzerinden anlatıyor. Toplumsal yapının ve rejimin eleştirildiğiOyunda, son durağı bilinmeyen bir otobüs yolculuğu, yolcuların kendi dünyaları ve yaşama bakışları açısından değerlendirilişi, kendi aralarında tartışmaları ele alınıyor. Stanislav Stratiev’in yazdığı Arif Akkaya’nın yönettiği Oyunda; Ahmet Özarslan, Mert Aykul, Mert Turak, Elyesa Çağlar Evkaya, İrem Erkaya, Burak Davutoğlu, Can Ertuğrul, Berrin Akdeniz Kortidis, Ergun Üğlü, Fahri Kıncır, Barış Çağatay Çakıroğlu rol alıyor. Oyun, Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde…

Aşk Halleri, Nezihe Meriç’in çeşitli öykülerinden Hülya Karakaş’ın uyarlayıp yönettiği bir Oyun… Aşk savrulmaktır, savrulup kaybolmaktır. İhanette vardır içinde, çığlık da… Aşk için serseri bir mayın gibi patlamaz mı insan… Gülmek de aşka dairdir, ağlamak da… Gün gelir aşk için kapının paspası olursun, gün gelir göğsünü siper ederek direnirsin aşk yüreğine sokulunca. Aşkın her haline, en Yalın sözüyleNeşet Ertaş türküleri eşlik ediyor. Fatih Reşat Nuri Sahnesi’nde sahnelenecek Oyunda; Sevil Uluyol, Eftal Gülbudak, Caner Bilginer, Cemal Ahhan Şener, Nurdan Kalınağa, Burcu Çoban, Pınar Aygün, Nazan Yatgın, Ömer Barış Bakova rol alıyor.

Arka Bahçe’de, yıllardır yığınlarca çöpün biriktiği bir arka bahçesi olan evde yaşayan yaşlı hanım, noeli yalnız geçirmek istememekte ve hizmetçisini gittikçe miktarını arttırdığı parayla yanında tutmaya çalışmaktadır. Kendini Amerikan Özgürlük Anıtı gibi hisseden kadın çöplerin ortadan kaldırılmasını istemektedir. Çünkü sanki yığınlar onu suçlamaktadır. Sistem sorgulamasının iyi örneklerinden olan Oyun, güçlü dünyanın Arka Bahçe’sinde çöp muamelesi gören milletlerin varlığını dile getiriyor. Bilgesu Erenus’un yazdığı Hüseyin Köroğlu’nun yönettiği Oyunda; Güzin Özyağcılar, Şenay Saçbüker, Zümrüt Erkin, Özge Midilli, Mevlüt Demiryay, Deniz Evrenol, Nur Saçbüker, Berk Samur, Doğan Şirin, Melisa Demirhan rol alıyor. Oyun, Kağıthane Sadabad Sahnesi’nde…

İntiharın Genel Provası’nda, intihar etmek isteyen bir mimar Tuna köprüsüne gelir. “Sanatsal bir ölüm” hayaliyle, sevgilisine son kez telefon edip aşkını vurgular. İntihar Eden Adam, köprüden tam atlayacağı sırada Balıkçı feryat edip onu durdurur: Köprü altına ağ yerleştirdiğinden adam buradan atlamamalıdır. Derken adamın sevgilisi Kadın belirir, intihara engel olmaya çalışır. İntihar Eden Adam tam atlayacakken Kadın ile Balıkçı dans etmeye başlar. Bu sırada beyaz üniformasıyla Kaptan belirir. İntiharda kararlı olan adamın mesleğini öğrenince ona bir iş teklifi yapar. Duşan Kovaçeviç’in yazdığı Oyunu M. Nurullah Tuncer yönetiyor. Bora Seçkin, Serhat Mustafa Kılıç, İbrahim Can, Bennu Yıldırımlar’ın rol aldığı Oyun, KadıköyHaldun Taner Sahnesi’nde…

Ben Sinema Artisti Olmak İstiyorum’da; Libby Tucker, on altı yıldır görmediği babasının yanına geldiğinde nasıl karşılanacağını bilmiyordur. Hollywood’da senaryo yazarı olan babası Herbert Tucker, onun sinema artisti olma hayallerine yardım edecek midir? Bu karşılaşmayla başlayan geçmişin sorgulanmasına, babasının kız arkadaşı Steffy ile arasındaki sorunlar da eklenince gerilim artar. Genç bir kızın hayalleriyle, hayattan düş kırıklıklarından yorulmuş bir adamın birbirlerini nasıl etkilediğine ve birbirlerine nasıl ihtiyaç duyduklarına tanık olacaksınız. Bu baba kız hikâyesinde içten içe sessiz sinemadan başlayarak sinemanın gelişimi, sorunları, insandaki yansımaları da işlenmekte. Oyun, Üsküdar Musahipzade Celâl Sahnesi’nde… Neil Simon’un yazdığı S. Bora Seçkin’in yönettiği Oyunda; Bestem Türen, Derya Çetinel, Erhan Yazıcıoğlu rol alıyor.

Gönlümdeki Osman Hamdi Bey, ölümünün 101. yılında, Batılı anlayışla figürlü resmin ilk temsilcisi, müzeci, arkeolog ve Sanayi-i Nefise Mektebi’nin kurucusu Osman Hamdi Bey’in hayatını sahneye taşıyor; ünlü ressamın hayatından önemli kesitler sunarken, onun hiç bilinmeyen yönlerini, sanatçı kişiliğini, aile yaşantısını, arkadaşlık ilişkilerini ve aşklarını anlatıyor. Gülsün Siren Kınal’ın yazdığı, Engin Gürmen’in yönettiği Oyunda; Aslı Narcı, Ayşen Çetiner, Tolga Yeter, Engin Gürmen, Vildan Gürelman, Emre Narcı, Enes Mazak, Nurseli Tırışkan, Cem Uras, Ceysu Aygen, Özgür Dağ, Yağız Pala rol alıyor. Oyun, ÜsküdarKerem Yılmazer Sahnesi’nde seyirciyle buluşuyor.

Kargaşa (16+)… Kırılmalar, kayıplar, rüyalar, çocukluğa duyulan özlem… Aşk, sevgi, seven bir kadından geriye kalanlar. Dünyanın herhangi bir yerinde olabilecek bir boşluğun ortasında ve eski bir evde yıllardır uyuyan hikâyenin gizlediği beş kadının dramı KARGAŞA ile açığa çıkıyor… Abdul Mounem Amayri’nin yazıp yönettiği Oyunda; Nergis Çorakçı, Ezgi Sümer Yolcu, İrem Arslan Aydın, Zeynep Özyağcılar, Ece Özdikici rol alıyor. Oyun, Ümraniye Sahnesi’nde…

Özgür Atkın ve Ceren Hacımuratoğlu’nun birlikte yazdığı Özgür Atkın’ın yönettiği Karagöz Balıkçı adlı çocukOyunu Kağıthane Küçük Kemal Çocuk Tiyatrosu Sahnesi’nde;

Aziz Nesin’in yazdığı Haşmet Zeybek’in yönettiği Pırtlatan Bal adlı çocuk Oyunu ise Gaziosmanpaşa Ferih Egemen Çocuk Tiyatrosu Sahnesi’nde seyredilebilir.

27  MART DÜNYA TİYATROLAR GÜNÜ HAKKINDA GENEL BİLGİ

Uluslararası Tiyatro Enstitüsü 1948 yılında kuruldu. Bu enstitü 1961 yılında aldığı bir kararla 27 Mart gününü Dünya Tiyatrolar Günü olarak kabul etti. Her yıl enstitüye üye ülkelerde 27 Mart günü Tiyatro Bayramı olarak kutlanır.

27 Mart günü her ülkenin sanat ve tiyatro adamlarınca hazırlanan bir bildiri, sahnelerde okunur. Tiyatrolar o gece halka parasız gösteriler düzen­ler. Tiyatroyu halka sevdirmeye çalışırlar.

Ülkemizde tiyatro ile ilgili ilk ulusal bildiriyi, yaşamını Türk tiyatrosuna içtenlikle adamış olan Muhsin Ertuğrul yazdı.

Dünyada ilk tiyatro olayının nerede, nasıl başladığı kesinlikle bilinmi­yor, Araştırmacılar; tiyatronun ilkel insanların av dönüşü vurdukları avın çevresinde sevinç ve heyecan sesleri çıkararak dans etmelerinden doğduğunu anlatırlar. Daha sonraları topluluk halinde yaşamaya başlayan insanlar yılın belirli günlerinde, belirli bir yerde toplanmaya başladılar. Bu toplantıda içlerinden bir kişi yüksekçe bir yere çıkarak güldürücü öyküler anlatır, taklitler yapar, şarkılar söylerdi. Bu tür oyunlar zamanla şenlikler geleneğini oluşturdu. Bir süre sonra tiyatroda kişiler ikiye, üçe çıktı. Daha canlı, daha ilgi çeki­ci konular bulundu. Böylece oyunlar, sanat niteliğine kavuştu. Tiyatro da meslek haline geldi.

Tiyatro yaşamın bir parçasıdır. Konusu bakımından harekete, konuşmaya, bazen de müziğe yer verilir. Bu nedenle tiyatro güzel sanatların en ilgi çekici kollarından biridir.

Tiyatroda oynayanla izleyen arasında yakın, sıcak bir iletişim vardır. İlk çağlarda oyunun yazılı metni yoktu. Yeteneklerine güvenen oyuncular ortaya çıkıp bir çeşit tuluat yaparlardı. Tuluat; oyuncuların o anda düzenle­dikleri hareketleri, tasarladıkları sözleri söylemeleridir. Tuluat, sahnesiz ve metinsiz bir tiyatro oyunudur.

Yazılı tiyatro yapıtları çok sonra ortaya çıktı. Bir süre tiyatro sözsüz oynandı. Oyuncular olayları, el, kol, gövde, bacak ya da yüz hareketleriyle anlatırlardı. Bu sözsüz tiyatroya pandomima denir.

Bizde tiyatro olgusu; çok eskilere dayanan orta oyunu ile onun gölge oyunu biçiminden başlar. Gölge oyunu arkadan ışıklandırılan beyaz bir perde üzerine belli tipteki kuklaların hareket ettirilmesi ve konuşturulması ile yansıyan Karagöz oyunlarıdır.

Bugün köylerimizde, çok eski geleneklerden kalma bir alışkanlıkla tiyatroya çok benzeyen eğlenceler düzenlenmektedir. Buna oyun çıkarma denir.

Tiyatro oyunculuğu özel eğitimi gerektiren bir meslektir. Tiyatro öğre­timi konservatuar denilen okulda yapılır.

Tiyatro; yazarların dram, komedi, trajedi türünde yazdıkları eserlerin sahnede oynanması sanatıdır. Tiyatro gösteri sanatı olarak tanımlanır. Belli başlı türleri şunlardır:

Komedi  : Oyunların, insanların, durumların gülünç yönlerini gösteren bir tiyatro yapıtıdır. Komedinin belli başlı türleri şunlardır :

a) Vodvil, hareketli, eğlenceli bir konuya dayanan, içinde şarkılar bulunan hafif güldürüdür.

b) Fars, olayların aşırı abartıldığı, taklitlerin sık sık tekrar edildiği bir komedi türüdür.

Trajedi : Konusunu tarih, ya da efsanelerden alan acıklı sahne yapıtı­dır.    .

Dram     : Yaşamımızda var olan umudu, sevinci, acıyı, bir arada sunan tiyatro oyunudur. Dram şiir ve düz yazı ile yazılabilir.

Tiyatrolar; devlet tiyatroları, halk tiyatroları, bulvar tiyatroları, açık hava tiyatroları ve şehir tiyatroları gibi isimlerle anılır.

Tiyatro yaşamın bir parçasıdır. Yaşamı sergiler. Yaşama sevincini yaratır. Geçmişi, günümüzü, geleceği anlamamıza yardımcı olur. Tiyatro; Sorunlarımıza ışık tutar. Tiyatro, insanlar arasında halkın içinden doğmuş bir sanattır. Tiyatro hep iyiden, güzelden hoştan yana olmuştur.

Tiyatro insanları eğitir. Eğitirken düşündürür. Tiyatro insanlara bera­ber gülmek, beraber ağlamak, beraber düşünmek gibi insanca duygular aşılar.