Şunun için etiket arşivi: Rolling Stone

Dünyanın en başarılı kemancılarından Itzhak Perlman İstanbul’da konser verdi. Büyük kemancı, ‘Schindler’in Listesi’ filminin müziğindeki performansı ile ölümsüzleşti.

> on January 19, 2009 in Washington, DC.

Itzhak Perlman’ın 20 milyon dolarlık Soil Stradivarius kemanı daha önce Yehudi Menuhin’e aitti.

Dünya onu aldığı beş Grammy ödülünden çok, 1993 yılında sergilediği bir performansla tanıyor. Steven Spielberg’in yönetmenliğini yaptığı ‘Schindler’in Listesi (Schindler’s List)’ filminde John Williams tarafından bestelenen müziklerde çaldığı kemanla biliniyor. Dünyanın en ünlü melodilerinden biri haline gelen ‘ana tema’ şarkısında, Perlman’ın yorumunun katkısı tartışmasız çok önemli.

Itzhak Perlman, Yapı Kredi’nin 70. yılı sebebiyle 29 Nisan 2014’te İstanbul’da bir konser verdi. İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleşen konserde Perlman, hem kendi bestelerinden hem de çok iyi bilinen yorumlarından örnekler seslendirdi.  Bugün hem orkestra şefliği hem de solistlik yapan Perlman, çocukluğundan itibaren aralarında Rolling Stones’un da bulunduğu birçok isimle aynı sahneyi paylaştı.

20 milyon dolarlık keman

ıthzak

 Henüz dört yaşındayken geçirdiği çocuk felci sonrasında uzun bir süre yürüyemeyen Perlman, keman çalmaya da bu dönemde başladı. Uygulanan yoğun tedaviler sonucunda koltuk değnekleri ile yürüyebilen Perlman, sahnede kendisi için özel olarak tasarlanan bir tekerlekli araç kullanıyor.

1945 yılında doğan sanatçının İstanbul’a gelişinde yanında getireceği ve sahnede çalacağı keman da oldukça önemli. Dünyanın en pahalı enstrümanlarını yapan Stradivarius ailesinin elinden çıkma Soil Stradivarius kemanın bedeli 20 milyon dolar. 1714 yılından kalma keman, Stradivari’nin altın çağında yaptığı bir enstrüman.

Dünyaca ünlü müzik dergisi Rolling Stone, efsanevi müzisyen Jimi Hendrix’i tüm zamanların en iyi gitaristi seçti.

 Dergi, Hendrix’in, ”rock müzik konusundaki algıları yıkan, gitarına, stüdyoya ve sahneye yön veren” bir müzisyen olduğunu yazdı.

Rolling Stone’un dünyanın önde gelen müzik uzmanları ve gitaristler tarafından hazırlanan listesinde Hendrix’i ünlü İngiliz gitarist, şarkıcı ve besteci Eric Clapton ile İngiliz rock grubu Led Zeppelin’in kurucularından Jimmy Page izledi.

Derginin listesinde ilk 10 sırayı paylaşan gitaristler şöyle:

1. Jimi Hendrix

2. Eric Clapton

3. Jimmy Page

4. Keith Richards

5. Jeff Beck

6. B.B. King

7. Chuck Berry

8. Eddie Van Halen

9. Duane Allman

10. Pete Townshend

Türkiye’nin en uzun soluklu festivallerinden 22. Akbank Caz Festivali’nin 3-21 Ekim tarihleri arasındaki programı açıklandı

Bu sene 22. yılını kutlayacak olan Akbank Caz Festivali, geride bıraktığı 22 yıl boyunca dünya çapında pek çok müzisyeni ağırladı ve unutulmaz performanslara sahne oldu. Festival, zengin konser programının yanı sıra atölye çalışmaları, paneller, yarışmalar, ‘cazlı brunch’ gibi aktivitelerle bu yıl da dopdolu olacak.

Bu sene dördüncüsü düzenlenecek olan “Kampüste Caz Etkinliği” ile festival ritmi Anadolu’ya ulaşacak. Bu etkinliklerle lise ve üniversite çağındaki gençlere ulaşmak, onlara caz müziğini tanıtmak ve sevdirmek festivalin esas hedeflerinden.

Akbank Sanat Müdürü Derya Bigalı ise festivalin 22. yılında da dünyaca ünlü caz sanatçılarını ülkede ağırlarken, yetenekli genç müzisyenlere de performanslarını sergileme imkanı sunacaklarını vurguladı.

22. Akbank Caz Festivali, klasik cazdan avangart tınılara, dünya müziklerinden elektronikanın sınırlarına dek uzanan işitsel tecrübelerle takipçilerine geniş bir çeşitlilik sunuyor. Diğer yandan, festival kapsamında iki yarışma da düzenleniyor. Bunlardan biri ‘JAmZZ Akbank Caz Festivali Genç Yetenekler Yarışması’ diğeri de Akbank Sanat facebook sayfası üzerinden gerçekleştirilen ‘Tişört TasarlıCAZ!’ yarışması. Bu yarışmalarla hem caz severlere içlerindeki sanatçı ruhu ve yaratıcılığı yansıtma fırsatı sağlanıyor.

22. Akbank Caz Festivali’nin bu yıl öne çıkan isimleri; Anthony Braxton & Diamond Curtain Wall Quartet, Eleni Karaindrou, İbrahim Maalouf, Gregory Porter ve The ACT Jubilee Night olacak.

Festivalin bu yılki mekanları arasında ise İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı, Akbank Sanat, Babylon, Babylon Lounge, The Seed, Nardis, Salon, Garajistanbul ve Caddebostan Kültür Merkezi bulunuyor.

22. AKBANK CAZ FESTİVALİ’NDEN SEÇMELER

22. Akbank Caz Festivali, ”Cazın Ustaları” bölümünde bu yıl okyanusun her iki yakasından caz tarihinin büyük seslerini bir araya getiriyor. Amerikan cazının yanı sıra Avrupa caz sahnesinin saygın isimlerinin yer aldığı bu bölümde, cazın kilometre taşları Miles Smiles, The ACT Jubilee Night ve Anthony Braxton Diamond Curtain Wall Quartet yer alıyor.

Amerikan caz müziği geleneğinin gelişmesinde çok etkin bir rol oynayan 20. yüzyılın en etkili caz müzisyenlerinden Miles Davis’in mezunlarından Larry Coryell’in, Rolling Stones’un basçısı Darryl Jones, Joey DeFrancesco, Omar Hakim, Bill Evans ve Miles Davis’in tek trompet öğrencisi Wallace Roney gibi tüm yıldızlarını bir araya getirdiği Miles Smiles, 7 Ekim Pazar günü İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştireceği konserle müzikseverleri caz müziğinin sınırlarında bir yolculuğa çıkaracak.

AA

Ünlü yazar Türkiye’ye neden gelmiyor?

Son kitabı ‘Kış Günlüğü’ ABD’den bile önce ve ilk olarak Türkçe basılıp, Türkiye’de yayımlanan ünlü yazar Paul Auster, Türkiye’ye gelmeyi reddediyor. Çünkü…
Hürriyet gazetesinden Buket Şahin, dünyaca ünlü yazar Paul Auster ile New York’ta bir araya geldi.

İşte o söyleşi:

TÜRKİYE’DEKİ YAYINCI ERKEN DAVRANDI

‘Kış Günlüğü’ kitabınız ilk önce ve neden Türkiye’de yayınlandı?
Evet, Türk okurlar dışında kimse okumadı henüz. Şubat ayında Danimarka ve İspanya’da yayınlanacak. ABD’de ağustos ayında çıkması planlanıyor. Tamamen programla ilgili. Türkiye’deki yayıncı erken davrandı (Can Yayınları).

Şu anda yeni bir kitap üzerine çalışıyor musunuz?
Bir şeyler karalıyorum ama kitap olur mu bilmiyorum henüz. ‘Brooklyn Çılgınlıkları’ kitabından sonra uzun süre yazacak bir konu bulamadım, aylarca beklemem gerekti. Garip olan, şimdi kitaplar arasında daha uzun bir süre bekliyorum ama daha hızlı yazıyorum.

Öykü yazarı olan babam her kitabını bitirişinde “Artık yazmayacağım, bu son kitabım” der. Ya siz?
Aynen öyle. Her son cümlede ben de aynı şeyi söylerim. Zira, yazdığınız sürece kendi hayatınızı yaşamıyorsunuz. Oysa, yaşamak gerekir yeniden yazabilmek için.

İÇİMDE BİR ŞEYLER GÖMÜLÜ

Edebi eserlerinizde kurgu ve gerçek o kadar iç içe ki sormadan edemeyeceğim, yaşadıklarınızı mı yazıyorsunuz, yoksa bazen yazdıklarınız bir yaşanmışlığa dönüşüyor mu?
Hayır, sadece tek yönlü bir etkilenme. Bilinçaltımdan geliyor. İçimde bir şeylerin gömülü olduğunu biliyorum; bazen yüzeye çıkarlar ve onu takip ederim, nereye gittiğini gözlemlerim, hissetmeye dair bir duygu bu. İfade edemeyeceğim bir duygu.

Senaryo yazarken nasıl hissediyorsunuz?
Bir filmin öyküsünü yazmak bambaşka. Tamamen farklı bir süreç. Sahneleri, diyalogları, kişileri ve ekibi önceden planlamanız lazım, ayarları ona göre yapmanız gerekiyor.

Türkçe’ye çevrilmiş 25’den fazla kitabınız var. ‘Timbuktu’nun film olacağı doğru mu?
Öyle bir proje geldi bir hanımdan. Çok da ısrarcıydı. Merak ettim ve senaryoyu yazmasını istedim ama sonucu hiç beğenmedim.

Kitaplarınızdan bir Brooklyn sevdalısı olduğunuzu anlıyoruz. Peki Brooklyn olmasaydı nerede yaşardınız?
Bunu düşünmek bile istemiyorum! İki hafta sonra 65 yaşında olacağım. Hayatımın 32 yılını yani yarısını burada geçirdim. Brooklyn her çeşit insanın yaşadığı bir yer. Ama bütün büyük şehirler gibi Brooklyn’in de çirkin ve güzel tarafları var.

NAZIM HİKMET 20. YÜZYILIN EN ÖNEMLİ ŞAİRİ

Nobel Edebiyat Ödülü sizin için ne ifade ediyor?
Neye göre verildiğini bilmiyorum. Bazen iyi yazarlar alıyor, bazen değil ama kimin kazandığını duymak her zaman ilgimi çekmiştir. Bir ödülün yazar için o kadar da değerli olduğuna katılmıyorum. Bence 20. yüzyılın en büyük üç yazarı Proust, Joyce ve Kafka. Sanat bir olimpiyat yarışması gibi algılanmamalı.

Latin edebiyatından kimleri okuyorsunuz?
Malûm herkesin okuduğu isimler: Marquez, Vargas Llosa, Roberto, Fuentes, Borges, Cortazar, yakın zamanda kanserden kaybettiğimiz, Arjantinli yazar dostum Tomas Eloy Martinez… ‘Santa Evita’ adında çok çok ilginç bir roman yazdı, Eva Peron’un kayıp naaşına dair.

Nazım Hikmet okudunuz mu hiç?
Okudum, çok severim. 20. yüzyıl Türk şiirinin en önemli şairidir.

ESAD DÜNYANIN EN APTAL POLİTİKACILARINDAN BİRİ

Arap Baharı ve Ortadoğu’da yaşananlar Türkiye’yi olumsuz etkiliyor. Suriye’ye bakın! Esad dünyanın en aptal politikacılarından biri. Ülkesini mahvetti. Ortadoğu’da hatta tüm dünyada bir kaos sürüyor. Genelleştirme yaparsak ki bu ABD, Ortadoğu ve Avrupa için geçerli, herkesin fikir birliği ettiği bir durum var: Sistemin ve değerlerin yeniden düzenlenmesi lazım. Ekonomik sistem, sosyal sistem, öncelikler, çevrecilik yeniden yapılandırılmalı. Dünyamıza daha fazla adalet ve eşitlik lazım. Çok az zengin ve çok yoksul var. İletişim çağında yaşıyoruz ve artık herkes her şeyin farkında. Ortadoğu’ya bak, Mısır’da devrim nasıl çabuk yayıldı çünkü insanlar daha hızlı iletişim kuruyor. Bir örnek vereyim: 1930’larda Sovyetler Birliği’nde Stalin’in kararıyla 10 milyon toprak sahibi çiftçi öldürüldü. Çünkü o zaman iletişim ağı yoktu. Ama şimdi günümüzde telefonla bile bir katliamın fotoğrafını çekebilirsiniz. Irak’taki hapishanede Amerikan askerlerinin yaptığı şeytani vahşet yine böyle ortaya çıktı.

OBAMA KAZANACAK

Bakın, şimdiden söylüyorum, seçimlere daha 11 ay var ama Obama kazanacak. Cumhuriyet Parti hiç bu kadar uzlaşmasız, yetişkinlikten uzak hatta bir çocuk gibi davranan tavırda olmamıştı. Cumhuriyetçi adaylar çok zayıf: Mitt Romney’in açık zaafları ortada, kimseye hitap etmiyor. Obama açık farkla kazanacak. Önemli şeyler yaptı. Hayatımda gördüğüm hiçbir başkanın yapmadığı kadar… En zoru deniyor. Otomotiv sektörünü kurtardı. GM, Chrysler batma noktasına gelmişti. Devlet bütçesiyle kurtardı onları ve para bütçeye döndü. Ama kimse bu konuda Obama’yı övmüyor. Daha dün Kanada ve Teksas arasındaki petrol hattını bloke etti, Kongre’ye acil bir karar için müdahale etti. Belki herkes saldıracak Obama’ya bu müdahale için ama çevrecilik açısından doğru bir karardı.

Paul Auster’ın kendi hikâyesine dönerek yazdığı ‘Kış Günlüğü’, sıradan bir yaşam öyküsü değil, usta bir kalemden çıkmış roman gibi bir yaşam. Auster, bu kitabı neden yazdığını kendi cümleleriyle şöyle açıklıyor: “Ne de olsa zaman azalıyor. Belki de şimdilik hikâyelerini bir yana bırakıp hayatının anımsadığın ilk gününden bugüne kadar bu bedenin içinde yaşamanın nasıl bir duygu olduğunu incelemeye çalışsan iyi olur.”

SAKIN YAZAR OLMAYIN!

Yazar olmak isteyenlere tavsiyeniz neler?
Okuma günlerimde de aynı soru soruluyor, şöyle yanıtlıyorum: “Yapmayın, yazar olmayın, yalnızlık ve parasızlığa kendinizi mahkum etmeyin!” Eğer tavsiyemi dinlerlerse, bu kadar kolay vazgeçeceklerse zaten yazar olamayacakları bellidir. Ama tavsiyemi dinlemeyip yazmaya devam ediyorlarsa yazarlık içlerindedir, yazar olurlar.

ATATÜRK OLAĞANÜSTÜ BİR DEVLET ADAMI

Atatürk olağanüstü bir devlet adamı. Olağanüstü bir lider. Türkiye’yi baştan yaratan eşsiz biri. 1. Dünya Savaşı’ndan sonra dağılan Osmanlı’dan Türkiye’yi yarattı ve modern dünyaya dahil etti. 20. yüzyılın en önemli tarihi kişiliklerinden bence.

AUSTER’DAN NOTLAR

* Hayatında internet kullanmamış, ihtiyaç da duymamış, önce deftere yazıyor, sonra Olympus marka daktilosuyla temize çekiyor: “Bana kalem lazım, kelimelerin çözülmesi için fiziki bir jest olmalı’ diyor.

* Yine yazar olan, ilk eşi Lydia Davis’le Fransız Devrimi’nden sonra inşa edilmiş, 1794 yapımı taş bir çiftlikte aylarca bekçilik yaptı, Provence’ta kekik ve lavanta kokularıyla uyandı. Norveç asıllı 31 yıllık çok sevdiği şimdiki eşi Siri’dense her kitabında bahsediyor.

* Çocukluğundan beri bir beyzbol tutkunu. Hâlâ maçları kaçırmıyor. Koyu bir ‘New York Mets’ taraftarı.

* Rolling Stones dergisine çıplak kapak olan kızı Sophie için Bush karşıtı şarkı sözleri yazmış.

* Çok iyi bir şoför olmasına rağmen, ‘Kış Günlüğü’nde anlattığı talihsiz otomobil kazasından beri direksiyon başına geçmiyor. Tam 10 yıl olmuş. Şehre metro veya taksiyle iniyor.

TÜRKİYE, EN ÇOK ENDİŞELENDİĞİM ÜLKE

Hapiste yatan yazar ve gazeteciler yüzünden Türkiye’ye gelmeyi reddediyorum! Kaç kişi oldu? 100’ü geçti mi? Biz demokratlar Bush’lardan kurtulduk. Bir savaş suçlusu olarak yargılanması gereken Cheney’den kurtulduk. Neler oluyor Türkiye’de! En çok endişelendiğim ülke. Demokrat yasaları olmayan ülkelere gitmiyorum davet alsam da. Aynı sebeple Çin’den gelen davetleri de geri çeviriyorum. Bu hükümetleri protesto ediyorum.

 

Kynk : http://www.pressturk.com

1 –  Jimi Hendrix’in kardeşi Leon Hendrix ilk kez İstanbul’da!

 27 yıllık kısa hayatına sığdırdığı 3 stüdyo ve 1 konser albümü ile Rock tarihine adını altın harflerle yazdıran Jimi Hendrix’i Tuborg Gold’un katkılarıyla Roxy’de anıyoruz… hem de öz kardeşi Leon Hendrix ile! Geçtiğimiz günlerde Rolling Stone dergisinin yaptığı “Dünyanın En İyi 100 Gitaristi” listesinde birinci seçilen Jimi Hendrix için Roxy’de düzenlenecek anı gecelerinde Jimi Hendrix’in öz kardeşi Leon Hendrix grubu The Blue Experience ile sahne alacak ve Jimi Hendrix’in unutulmaz şarkılarını çalıp seslendirecekler.

Türkiye’de ilk kez bir Hendrix’in sahne alacağı etkinlik olarak da görülecek olan The Jimi Hendrix Show, Tuborg Gold sponsorluğunda gerçekleşecek.

Little Wing, Crosstown Traffic, Foxy Lady, Purple Haze, Hey Joe, Stone Free, Voodoo Child gibi unutulmaz Jimi Hendrix şarkılarının öz kardeşi Leon Hendrix ve grubu tarafından seslendirileceği The Jimi Hendrix Show sizi 2 saatliğine de olsa Jimi Hendrix’in yaşadığı dönemlere götürecek.

İstanbul’un köklü mekanlarından Roxy’de gerçekleşecek olan The Jimi Hendrix Show’un biletleri 40 TL (Tam) ve 30TL (Öğrenci) olarak belirlendi. Biletler Biletix ile Troya Tur (Beşiktaş), Mephisto (Taksim), Hammer Müzik (Kadıköy) ve Zero Müzik (Kadıköy)’ten temin edilebilir.

THE JIMI HENDRIX SHOW feat. LEON HENDRIX

2- Bob Marley’in grubu, The Wailers İstanbul’da…

60’lı yılların sonlarından itibaren milyonlarca insanı etkisi altına alan Reggae müziğin efsane ismi Bob Marley’in grubu The Wailers, 15 Şubat’ta Tuborg Gold’un katkılarıyla İstanbul Küçükçiftlik Park’ta sahne alıyor.

1963 yılında Bob Marley, Peter Tosh ve Bunny Wailer tarafından kurulan The Wailers, Jamaika kökenli Ska, Rocksteady ve Reggae müzik tarzlarının en önemli grubu olarak kabul ediliyor. Albümleri 250 milyondan fazla satan 40 yıllık efsane grubun konserlerini bugüne kadar 24 milyondan fazla kişi dinledi.

Sting, Stevie Wonder, Carlos Santana gibi isimlerle ortak çalışmaları bulunan The Wailers, grubun dünü ve bugününün simgesel ismi Aston “Family Man” Barrett ve karizmatik yeni vokalistleri Koolant ile birlikte Reggae tarihinin en başarılı örneklerini vermeye devam ediyor.

Dünya çapında Bob Marley’den sonra Reggae müzik hareketinin en önemli temsilcisi olmaya devam eden The Wailers’ın 15 Şubat’ta İstanbul’da vereceği konser, Tuborg Gold sponsorluğunda düzenleniyor.

Küçükçiftlik Park’ta gerçekleşecek konserin bilet fiyatı 20 TL olarak belirlendi. Biletler Beyoğlu’nda Mephisto Kitabevi, Kadıköy’de ise Zihni Müzik ve Zero Müzik’ten temin edilebilecek.