Şunun için etiket arşivi: NTV

misskittin-dj-set-770x470

Birsen Tezer Konseri 25 Kasım 2016 – Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi

birsen-tezer

Yer: Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi

Ücret: Protokol – 89.00 TL 1. Kategori – 67.00 TL 2. Kategori – 56.00 TL

Nereden Alınır: Biletix Çağrı Merkezi: 0216 556 98 00 Biletix Satış Noktaları,www.biletix.com ve Mekan gişe

Adres: Osmaniye Mahallesi. İncirli Yolu Sokak. No: 27 / 31 Bakırköy İstanbul
Telefon: 0212 572 2070
Web: http://www.leylagenceropera.com/
E Posta: [email protected]

Büyülü sesiyle Birsen Tezer, “İkinci Cihan” albümünün sevilen şarkıları ile 25 Kasım’da Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde…

Ve artık “İkinci Cihan” zamanı…

İlk albümü Cihan’ı 2009 yılının Temmuz ayında yayımlayan Birsen Tezer, uzun süredir sahnede de birlikte çalıştığı müzisyen arkadaşları Derin Bayhan (davul), Emre Tankal (elektrik gitar), Gürol Ağırbaş (bas gitar), Tunç Öndemir (akustik gitar) ile yola ikinci albümleri “İkinci Cihan” ile devam ediyor.

Akın Eldes (elektrik gitar), Birol Ağırbaş (perküsyon), Bülent Ortaçgil (akustik gitar), Erkan Oğur (perdesiz gitar, kopuz), İlhan Şeşen (vokal), Özer Arkun (çello), Sibel Köse (vokal), Tarık Aslan (bendir, erbane) gibi değerli isimlerin de konuk müzisyen olarak yer aldığı “İkinci Cihan” albümünde dokuz şarkı yer alıyor.

Lambert Konseri – 26 Kasım 2016, Cumartesi – Borusan Sanat Evi

lambert-770x470

Tarihler: 26 Kasım 2016 Cumartesi ~ 26 Kasım 2016 Cumartesi 26 Kasım 2016 20:30

Yer: Borusan Müzik Evi

Ücret: Masa – 44.00 TL Ayakta – 33.00 TL

Nereden Alınır: Biletix Çağrı Merkezi: 0216 556 98 00 Biletix Satış Noktaları,www.biletix.com ve Mekan gişe

Adres: İstiklal Cad. Orhan Adli Apayadın Sok. No: 1 Taksim Beyoğlu İstanbul
Telefon: 0212 336 32 71
Web: http://www.borusanmuzikevi.com

Hem görsel hem de işitsel olarak benzerlerinden keskin çizgilerle ayrılan Lambert, Borusan Müzik Evi’nde melankolik bir rüzgâr estirecek.

Sardunyalı maskesiyle, ansızın topluma karışmış bir antilop gibi kariyerinde ilerleyen piyanist Lambert hakkında pek çok söylenti var. Kimileri onun Almanya Hamburg doğumlu olduğunu, kimileri de çocukluğundan beri piyano çaldığını söylüyor. José Gonzalez, Phoenix, Boy, Moderat gibi isimlerin çalışmalarını yeniden ele alan Lambert’in piyano yorumları Satie’den yola çıkıp, romantik pop ve modal caz gibi bir yelpazede yol alıyor. Küçük kulüplerden, prestijli caz festivallerine, Berlin’den Paris’e, Ólafur Arnalds, Nils Frahm ve José González gibi isimlerle çalışan sanatçı, geçtiğimiz yıl ikinci albümü Stay in the Dark’ı yayımladı. Lambert, Borusan Müzik Evi’nde benzersiz bir performansa imza atacak.

– Kapı Açılış: 20.30- Konser: 21.00- Öğrenci bileti alan izleyicilerin, öğrenci belgelerini ibraz etmeleri gerekmektedir.- İndirimli Bilet: 65 yaş üstü, emekli, engelli, öğretim elemanı.

Can – Tiyatro Oyunu – 26 Kasım 2016 – Barış Manço Kültür Merkezi

can-770x470

Tarihler: 26 Kasım 2016 Cumartesi ~ 26 Kasım 2016 Cumartesi 26 Kasım 2016 20:30

Yer: Barış Manço Kültür Merkezi

Ücret: – Tam 45.00 TL Öğrenci 30.00 TL

Nereden Alınır: Biletix Çağrı Merkezi: 0216 556 98 00 Biletix Satış Noktaları,www.biletix.com ve Mekan gişe

Adres: Caferağa Mahallesi, Moda Caddesi, Nail Bey Sokak (Caferağa Spor Salonu Yanı) Kadıköy İstanbul
Telefon: 0216 418 16 46
Web: http://www.bmkm.gen.tr
E Posta: [email protected]

Genco Erkal’ın Can Yücel’in şiirlerinden uyarladığı tek kişilik oyunu “Can”, Kemal Kocatürk’ün yönetiminde sahnelenmeye devam ediyor.

Can Yücel şiirlerinden uyarlayan: Genco Erkal
Video, desenler: Mehmet Güleryüz
Yöneten, oynayan: Kemal Kocatürk
Müzik: Ayça Kocatürk
Çevre düzeni: Sırrı Topraktepe
Işık: Aslı Atasoy

“Canlıyız, canlı mı canlı
Ölüler yaşamadıkları için ölüler…
Yaşam adına ölenler
Kıyamete kadar yaşayanlar…”

6 Sezondur aralıksız süren ve bazen de yasaklanan “Can” oyunu, Can Yücel’in 85. Doğum yılına ithafen başlamış bu sezon ise şairin 90. doğum yılını kutluyor. Hayatın içinden bir an bile eksilmemiş, kendine bile sığmamış ve taşmış bir şairi 90. doğum yılında kendi şiirlerinden uyarlanmış hayat öyküsüyle anmaya ve yaşatmaya devam ediyor “Tiyatro Kumpanyası”. Can Yücel’in şiirlerinden Genco Erkal’ın uyarladığı tek kişilik oyunu Kemal Kocatürk yönetiyor ve 5 sezondur oynuyor. Can Yücel şiirleri kadar muzip, sert, dik ve duyarlı, Türk resminin desen virtüözlerinden biri olarak kabul edilen Mehmet Güleryüz’ün “Can” için hazırladığı video-desenler de rol alıyor Kemal Kocatürk’le birlikte. Can Yücel’in kendi şiirlerinden hayat öyküsüyle yeniden “Can” bulmasına tanık oluyor izleyenler; Doğumundan, Adana cezaevi yıllarına, Kuzguncuk’tan Datça’ya, Datça’da huzuru bulduğu “anasının gözü mavi”liklerde “Can”ın izini kâh gülerek, kâh ağlayarak sürüyor. Can Yücel’i 90. Doğum yılında yaşam öyküsü olarak uyarlanmış şiirleriyle anarken, ülkemizin son 45 yılına da Can Yücel’in gözünden bir bakış atıyoruz. 5 sezondur dolu dolu oynayan bu oyunu henüz hala seyretmediyseniz, gelin siz de “Can”ın yeniden şiir, resim ve müzikle “Can” bulmasına eşlik edin.

“Anamın ipiyle indim gökdelen damınızdan
Kelebek gibi girdim kelebek camınızdan
Taksinize mülkünüze dairenize…
Vesairenize…
Şiir fenerimle de baktım, son çığlık!
Aşk yokmuş sizde beş paralık!

Miss Kittin-Dj Set Konseri – 26 Kasım 2016, Cumartesi – Zorlu Performans Sanatları Merkezi

misskittin-dj-set-770x470

Tarihler: 26 Kasım 2016 Cumartesi ~ 26 Kasım 2016 Cumartesi 26 Kasım 2016 22:00

Yer: Zorlu Performans Sanatları Merkezi-STUDIO

Ücret: Normal DönemTam 40.00 TLÖğrenci 25.00 TLEtkinlik Günü KapıTam 50.00 TLÖğrenci 30.00 TL –

Nereden Alınır: Biletix Çağrı Merkezi: 0216 556 98 00 Biletix Satış Noktaları,www.biletix.com ve Mekan gişe

Fransız elektronik müzik sanatçısı Caroline Hervé, ya da daha çok bilinen adıyla Miss Kittin, 26 Kasım’da DJ setiyle #studio’da olacak!

Genesis, Supertramp, Miles Davis, Maria Callas, Pink Floyd ve The Beatles gibi isimlerin dinleyerek büyüyen Hervé, çocukluk yıllarında piyanoyla başlayıp baleyle devam ettirdiği sanatsal yönelimini 1995’te başlattığı DJ’lik kariyerine doğru evirdi. Mike Dearborn’la birlikte Fransa’nın farklı bölgelerinin yanı sıra Moskova ve Şikago’da performans sergileyen sanatçı, 1996’da Cenevre’ye taşınmasından bir süre sonra Miss Kittin adını kullanmaya başladı. Bu isimle yayınladığı ilk albüm olan ve Fransız prodüktör The Hacker’la birlikte çalıştığı The First Album, dünya çapında 50.000’den fazla sattı. Kayıt, elektronik müzikte son on yılın en iyileri listelerinde düzenli olarak yer aldı.

İlk solo albümü I Com’u 2004’te Astralwerks etiketiyle yayınlayan sanatçı, sonraki iki albümü BatBox ve Two’yu kendi plak şirketi Nobody’s Bizzness etiketiyle yayınladı. 2006’da Sónar Barselona’da sahne alan Miss Kittin; Aphex Twin, Modeselektor, Boom Bip ve The Hacker gibi isimlerin kendisine eşlik ettiği canlı performansını Live at Sónar adlı bir albüm olarak da yayınladı. Basit ve akılda kalıcı sözleri, techno altyapılarıyla birleştirerek elektronik müziğin günümüzdeki en önemli temsilcilerinden biri haline gelen Miss Kittin, sürprizlerle dolu canlı performanslarıyla gizemli yanını korumayı da başardı.

Kariyeri boyunca Felix da Housecat ve Golden Boy gibi isimlerle de çalışan Miss Kittin, hayranlarının karşısına son olarak 2013 yılında R.E.M.’in Everybody Hurts parçasının bir cover’ına da yer verdiği Calling From The Stars isimli albümüyle çıktı. Albümlerinin kapaklarındaki tanıtım notları aracılığıyla Madonna, Rush, Prince, Stanley Kubrick, Depeche Mode, Kiss ve David Bowie gibi isimlerden esinlendiğini paylaşan Fransız sanatçının kendisi de ikonik personası ve özgün müziğiyle elektronik müzik çevrelerince ilham alınan bir isim haline geldi.

Zorlu PSM, günümüz elektronik müziğinin en başarılı isimlerinden biri olan Miss Kittin’i, 26 Kasım’da #studio’da ağırlayacak!

Kapı Açılış: 22:00
Warm Up 1 (TBD): 22:00
Warm Up 2: (TBD) 23:30
Miss Kittin: 01:00

Moskova Bale – Kuğu Gölü – 26 Kasım 2016, Cumartesi – Türker İnanoğlu Maslak Show Center

moskova-bale-kugu-golu-770x470

Tarihler: 26 Kasım 2016 Cumartesi ~ 26 Kasım 2016 Cumartesi 26 Kasım 2016 21:00

Yer: Türker İnanoğlu Maslak Show Center

Ücret: 1. Kategori – 140.00 TL 2. Kategori – 120.00 TL 3. Kategori – 100.00 TL 4. Kategori – 80.00 TL

Nereden Alınır: Biletix Çağrı Merkezi: 0216 556 98 00 Biletix Satış Noktaları,www.biletix.com ve Mekan gişe

Adres: Büyükdere Cad. Derbent Mevkii (Darüşşafaka Kampüsü Yanı) Maslak Sarıyer İstanbul
Telefon: 0212 286 66 86
Faks: 0212 286 66 79
Web: http://www.timshowcenter.com
E Posta: [email protected]

Dünyaca Ünlü Yıldızlar Topluluğu yeniden TİM Show Center’da…

Rus balesinin en seçkin bale topluluklarından biri olan Moskova Devlet Akademik Klasik Bale Tiyatrosu,ölümsüz eser “Kuğu Gölü” ile 25-27 Kasım tarihleri arasında Kültür ve Sanatın Merkezi TİM Show Center’da…

Dünya basınının “bale severlerin birinci sınıf bir gösteri izlemeleri için az bulunacak bir fırsat sunan topluluk” olarak değerlendirdiği Moskova Devlet Akademik Klasik Bale Tiyatrosu bir kez daha İstanbullu bale severler ile buluşuyor. TİM Show Center’da ilk kez sahne aldıkları 2015 yılında büyük beğeni toplayan topluluk, 25-27 Kasım tarihleri arasında P.I. Çaykovski’nin ölümsüz eseri Kuğu Gölü ile yeniden İstanbul seyircisi karşısında olacak.

Klasik baleye getirdiği yenilikler, kullanılan olağandışı bale formları, farklı dans teknikleri ve zengin repertuarıyla kısa zamanda dünyanın en çok tanınan bale gruplarından biri haline gelen Moskova Devlet Akademik Klasik Bale Tiyatrosu, 19 altın madalya, 2 büyük ödül ve Paris Dans Akademisi’nden 5 büyük ödül ile yetkinlikleri dünya çapında tescillenmiş dansçılardan oluşuyor. Bolşoy Balesi’nin gözde dansçılarından Diana Kosyreva’nın İstanbul’da baş balerin olarak sahne alacağı Kuğu Gölü ise, Rusya’da “Yıldızlar Topluluğu” olarak anılan Moskova Devlet Akademik Klasik Bale Tiyatrosu’nun repertuarındaki ünlü koreografilerden sadece biri. Romeo ve Jülyet, Don Kişot, Sindirella, Fındıkkıran, Spartaküs, Kamelyalı Kadın, Uyuyan Güzel gibi 20’den fazla dünyaca ünlü eseri başarıyla sahneleyen ve bünyesinde 63 dansçıyı barındıran topluluk  “Balenin Mücevherleri” olarak kabul ediliyor.

Temaları ifade ediş biçimi, mükemmel tekniği ve baş balerinlerin büyüleyici performanslarıyla Avrupalı, Amerikalı ve Rus eleştirmenlerin ilgi odağında yer alan Moskova Devlet Akademik Klasik Bale Tiyatrosu bugüne kadar Rusya’da 200 şehirde, dünya çapında ise 30’dan fazla ülkede sahne aldı. Bu kez de P.I. Çaykovski’nin ölümsüz eseri Kuğu Gölü ile 25-27 Kasım tarihlerinde Kültür ve Sanatın Merkezi TİM Show Center’da olacak!

Gösteri günleri
25 Kasım 2016, Cuma / 21:00
26 Kasım 2016, Cumartesi / 21:00
27 Kasım 2016, Pazar / 15:00

– Etkinlik mekanına kamera, fotoğraf makinası, ses cihazı vb. alınmayacaktır.- 8 yaşından küçük çocuklar etkinliğe alınmamaktadır. 8 yaş ve üzeri bilete tabidir.- Garanti Bonus Kart sahiplerine %15 indirim uygulanmaktadır. Bu indirim sadece Ana Gişe ve Perakende Satış Noktaları’nda geçerlidir.

Sanatçılar, Çocuklar ve Doğa İçin Sahnede – 27 Kasım 2016, Pazar – İş Sanat Kültür Merkezi

sanatcilar-cocuklar-ve-doga-icin-sahnede-770x470

Tarihler: 27 Kasım 2016 Pazar ~ 27 Kasım 2016 Pazar Saat 21:00

Yer: İş Sanat Kültür Merkezi

Adres: İş Kuleleri Levent Beşiktaş İstanbul
Telefon: 0212 316 10 83
Web: http://www.isbank.com.tr
E Posta: [email protected]

Kurulduğu günden bu yana başta toprak olmak üzere tüm doğal varlıkların korunması için çalışmalar yürüten ve 3 milyonun üzerinde çocuğa doğa eğitimleriyle ulaşan TEMA Vakfı, 25. yılını, ünlü sanatçıların gönüllü olarak sahne alacağı “TEMA Vakfı 25. Yıl Özel Yayını” ile kutlayacak. 27 Kasım Pazar akşamı saat 21.00’de İş Sanat Konser Salonu’ndan gerçekleşecek olan konser programı NTV’den canlı yayınlanacak. “Umut Yeşerten Şarkılar” konserinde tüm şarkılar ‘çocuklar’ ve ‘doğa’ için söylenecek.

Çocuklar yaşamı doğadan öğrensin diye…
Yayın öncesi ve sırasında sürdürülecek kampanyayla 150 bin çocuğun TEMA doğa eğitimlerinden faydalanması için bağış çağrısı yapılacak. Özel yayınla TEMA Vakfı’nın 25. yılı kutlanırken, 3464 SMS hattına bağış çağrısında bulunularak doğa eğitimleri için kaynak sağlanması hedefleniyor. Dileyen herkes 3464’e TEMA yazıp SMS göndererek TEMA Vakfı’nın çocuklara yönelik doğa eğitimlerine 10 TL katkıda bulunabilecek.

Umut yeşerten şarkılar
Türkiye’nin önde gelen sanatçılarının TEMA Vakfı yararına sahneye çıkacağı gecenin sunuculuğunu Yiğit Özşener ve Gülay Avşar üstleniyor. “Umut Yeşerten Şarkılar” konserinde; Aslıhan Güner, Barış Arduç, Birce Akalay, Burak Sevinç, Bülent İnal, Caner Cindoruk, Çağan Irmak, Çiğdem Erken, Engin Altan Düzyatan, Engin Öztürk, Gökçe Bahadır, Hande Doğandemir, Hazar Ergüçlü, Kadir Doğulu, Mert Fırat, Murat Yıldırım, Meltem Yılmazkaya, Mustafa Üstündağ, Selen Öztürk, Sinan Tuzcu, Songül Öden ve Yasemin Allen, ENBE Orkestrası Behzat Gerçeker eşliğinde sahnede olacak.

kustuyu-portre

Ressam Krystle Missildine, tuval olarak kuştüylerini kullanarak hayvan portreleri çiziyor.

kustuyu-portre

ABD’li ressam Krystle Missildine, 2011 yılında kızını dünyaya getirdikten sonra evde kalmaya başlayınca en büyük tutkusunu hayata geçirdi. Missildine, büyük tuvaller yerine hayvan tüylerini seçti ve üzerlerine hayvan portreleri çizmeye başladı. Ressam, minik tuvallerini sahip olduğu beş kuşundan ya da papağanı olan arkadaşlarından elde ediyor. İşte Missildine’in renkli kalemlerle çizdiği kuş tüyü üzeri portreler…

 

  • Avrupalı Robin

    Avrupalı Robin
  • Kırmızı Panda

    Kırmızı Panda
  • Hindi tüyü üzerinde kaplan

    Hindi tüyü üzerinde kaplan
  • Hindi tüyü üzerinde kedi

    Hindi tüyü üzerinde kedi
  • Boston Terrier

    Boston Terrier
  • Amazon papağanı tüyü üzerinde Sarı Başlı Amazon Papağanı

    Amazon papağanı tüyü üzerinde Sarı Başlı Amazon Papağanı
  • Anemon çiçeği ve papağan balığı

    Anemon çiçeği ve papağan balığı
  • Gül

    Gül
  • Boston Terrier

    Boston Terrier
  • Lori papağanı

    Lori papağanı
  • Krystle Missildin’in çalışma anı

    Krystle Missildin'in çalışma anı

 

 

zeki müren konseriTürkiye’nin “Sanat Güneşi” Zeki Müren, ölümünün 20. yılında çok özel bir konserle anılıyor…

Emel Sayın’dan Nükhet Duru’ya, Kenan Doğulu’dan Yonca Lodi’ye, Zara’dan Gökhan Tepe’ye Türkiye’nin en sevilen yorumcuları Zeki Müren şarkıları yorumluyor…

Mirasını bağışladığı Türk Eğitim Vakfı ve TSK Mehmetçik Vakfı tarafından düzenlenen, Osmantan Erkır’ın barkovizyonda Zeki Müren’le sunduğu bu çok özel gece 26 Şubat Cuma 21.15’te NTV’de..

afgife-tiyatro-odulleriYapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri’nde, “Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu” ödülünü Aslı Yılmaz, “Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu” ödülünü Tuğrul Tülek aldı. “Yılın En Başarılı Prodüksiyonu” ödülüne ise “Sırça Hayvan Koleksiyonu” oyunu ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları layık görüldü.

Gecede ayrıca, “Muhsin Ertuğrul Özel Ödülü” Prof. Dr. Zeliha Berksoy’a, “Cevat Fehmi Başkut Özel Ödülü” Firuze Engin’e, “Yapı Kredi Özel Ödülü” ise Şahika Tekand’a verildi.

Törende konuşan Yapı Kredi Sanat Danışmanı Haldun Dormen, ilk kez 1919’da sahneye çıkan Afife Jale’nin, farkında olmadan bir devrim yaptığını anlattı.

İstanbul Şehir Tiyatroları’nın 100. yılını da kutlayan Dormen, Şehir Tiyatroları için, “İyi ki varsınız. İyi ki hep vardınız. İyi ki hep olacaksınız” dedi.

Yapı Kredi CEO’su Faik Açıkalın da tiyatronun bir okul gibi sürekli bir şeyler öğrettiğini aktararak, “Bize atfedilen, kültür sanat bankası ünvanına layık olmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Bu kapsamda edebiyattan tiyatroya, çağdaş sanattan müziğe, farklı alanlarda sanatçı ve sanatseverlere, büyük bir gurur ve mutlulukla destek olmaya çalışıyoruz” diye konuştu.

Ödüllerin 19 yılda çizgisini yükselttiğini dile getiren Açıkalın, “Her zamanki gibi bu gecenin de asıl kazananı Türk tiyatrosu olacaktır” değerlendirmesini yaptı.

Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri İcra Kurulu Başkanı Salih Başağa ise ödüllerin tiyatronun köklü bir geleneği haline gelmesinin gurur verdiğini dile getirerek, şunları söyledi:

“Çok sayıda tiyatrocu, dişini tırnağına takıp, yoktan var ettikleri sahnelerde çok değerli işler üretiyor. Tiyatromuz belli ki bu gayretlerin üzerinde yükselecek. Biz bu gayretleri çok önemsiyoruz ve yanında durmak istiyoruz. Sorumluluğumuzun her yıl biraz daha arttığının farkında olarak, uygulamalarımızın şeffaf, metodik ve tutarlı olmasına özen gösteriyoruz.”

Törende, Şehir Tiyatroları’nın 100. yıl dönümü ile Aziz Nesin ve Haldun Taner’in 100. doğum günü kutlandı. Sanat dünyasının son bir yıl içindeki kayıplarının “Yitirdiklerimiz” başlığıyla anıldığı törende, hayatını kaybeden sanatçılar için sahneye beyaz güller bırakıldı.

ÖDÜL KAZANANLAR

Tiyatro ve sinema dünyasının ünlü isimlerinin ilgi gösterdiği gecede ödül alan isimler şöyle:

“Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu” ödülü: Aslı Yılmaz (Tesir)

“Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu” ödülü: Tuğrul Tülek (İki Kişilik Yaz)

“Yılın En Başarılı Prodüksiyonu” ödülü: İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları (Sırça Hayvan Koleksiyonu)

“Yılın En Başarılı Yönetmeni” ödülü: Alexander Popovski (İmparatorluk Kuranlar Yahut Şümürz)

“Yardımcı Rolde Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu” ödülü: Tomris İncer (Kral (Soytarım) Lear)

“Yardımcı Rolde Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu” ödülü: Yavuz Şeker (Bir Yaz Gecesi Rüyası)

“Yılın En Başarılı Işık Tasarımı” ödülü: Yakup Çartık (Hamlet Makinesi)

“Yılın En Başarılı Sahne Müziği” ödülü: Orhan Enes Kuzu (Paşa Paşa Tiyatro Yahut Ahmet Vefik Paşa)

“Yılın En Başarılı Giysi Tasarımı” ödülü: Candan Seda Balaban (Kral (Soytarım) Lear)

“Yılın En Başarılı Sahne Tasarımı” ödülü: Sven Jonke (Bir Yaz Gecesi Rüyası)

“Yılın En Başarılı Genç Kuşak Sanatçısı” ödülü: Edip Tepeli (Sırça Hayvan Koleksiyonu)

KAYNAK: NTV

sihirli-mikrofonZorlu Center PSM’de düzenlenen ve 2 milyon 300 bin kişinin oylamasıyla finale kalan yılın en iyi radyo, radyocu ve radyo programlarının ödüllendirildiği geceye, ulusal ve yerel platformda yayın yapan 101 radyo, 59 radyocu ve 7 radyo portalı katıldı. Etkinlikte 17 farklı kategori ile “özel” ve “vefa” ödülleriyle başarılı radyocular ödüllendirildi.

Gecede TRT Genel Müdür Şenol Göka Türkiye’deki radyo yayıncılığının yıldönümü olan 6 Mayıs’ta yurtdışından da radyocuların katılacağı uluslararası radyo ödüllerinin verileceği bir gece düzenleyeceklerini söyledi.

Ceyhun Yılmaz’ın sunumuyla gerçekleşen etkinlikte, Mustafa Ceceli’nin orkestrasıyla sahne alan Bengü, Gökhan Türkmen, Funda Arar ve Emre Aydın birer şarkı söyledi.

MÜZEYYEN SENAR’A VEFA

Gecenin sonunda Mustafa Ceceli ve orkestrasıyla Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, geceye katılan sanatçılar ve radyocular, birlikte sahneye çıkarak “Dalgalandım da Duruldum” şarkısı eşliğinde toprağa verilen Türk sanat müziğinin unutulmaz seslerinden Müzeyyen Senar’ı sahnede andı. Gecede izleyicilere İstanbul’u anlatan bir sinevizyon gösterisi de sunuldu.

Ödül törenine, Işın Karaca, Burcu Güneş, Can Bonomo, Gökhan Tepe, Gripin grubu, Betül Demir, Mustafa Topaloğlu, Ahmet Selçuk İlkan, Sibel Tüzün, Ayşe Tolga, Ahmet Çakar, Ertem Şener, Ersin Düzen gibi sanat, medya ve spor dünyasından davetliler de katıldı.

Gecede ödül kazanan radyo, radyocu ve radyo programları şöyle:

Yılın En İyi Pop Radyosu: Power Türk

Yılın En İyi Talk (Konuşan) Radyosu: Kral FM

Yılın En İyi Yabancı Müzik Radyosu: Power FM

Yılın En İyi Slow Müzik Radyosu: Slow Türk

Yılın En İyi Haber Radyosu: NTV Radyo

Yılın En İyi Spor Radyosu: Radyo Spor

Yılın En İyi Tematik Radyosu: Radyo Trafik

Yılın En İyi Halk Müziği Radyosu: Medya FM

Yılın En İyi Arabesk Radyosu: Star Artı

Yılın En İyi Yerel Radyosu: Baba Radyo

Yılın En İyi Üniversite Radyosu: Radyo Dumlupınar (Kütahya Dumlupınar Üniversitesi)

Yılın En İyi Radyo Konuk Programı: Duygu Özkan

Yılın En İyi Şiir Edebiyat Programı: Bora Öge – Radyo 7

Yılın En İyi Radyo Show Programcısı: Cem Arslan – Best FM

Yılın En İyi Radyo Programcısı: Duygu Özkan

Yılın En İyi Yerel Radyo Programcısı: Tuğba Saraçlar – Radyo Alaturka

Yılın En iyi Radyo Portalı: karnaval.com

ONUR ÖDÜLLERİ

Gezegen Mehmet (Mehmet Akbay), Hopdedik Ayhan (Ayhan Güngör), Cem Ceminay (Remzi Cem Gökmen), İtalyan radyocu Bay J (Jerfi Benveniste), Kadir Çöpdemir

VEFA ÖDÜLLERİ: Orhan Ayhan, Sezen Cumhur Önal, İzzet Öz

Türkiye tarihinin en kapsamlı çeviri etkinliğini gerçekleştirmek üzere 30 Eylül Uluslararası Çeviri Günü’nde İstanbul’da bir araya geliyor.

‘Çeviriyorum; öyleyse varım’ Türkiye ’de son yıllarda çevirmenler arasında artan dayanışma kültürünün bir ürünü olarak çeviri alanın en önemli temsilcileri 30 Eylül Uluslararası Çeviri Günü’nü kutlamaya hazırlanıyor. Türkiye’nin dört bir yanındaki çevirmenleri bir araya getirecek etkinlik, Depo İstanbul ’da gerçekleştirilecek. Uluslararası Çeviri Günü etkinliği, ‘Çeviriyorum; öyleyse varım’ diyen bütün çevirmenler ve çeviri ile çevirmene değer veren herkese kapılarını açacak. Türkiye tarihinin en kapsamlı çeviri etkinliği olması beklenen etkinliğe Çeviri Derneği, Türkiye Konferans Tercümanları Derneği, Kitap Çevirmenleri, Meslek Birliği, Çeviri İşletmeleri Derneği, Türkiye Çeviri Öğrencileri Birliği ve bağımsız çevirmenler katılıyor. Türkiye Çeviri Öğrencileri Birliği öncülüğünde gerçekleştirilecek olan etkinlik 30 Eylül Pazar Günü saat 13.00’da Depo İstanbul’da başlayacak. Etkinlik öncesinde, çevirmenler saat 12.00’da Taksim Meydanı’nda toplanıp, ellerinde çevirmenlik mesleği ile ilgili dövizlerle Depo İstanbul’a yürüyecek. Dans, müzik, kısa film gösterimi ve bir serginin de yer alacağı etkinliğe “Çeviriyorum; öyleyse varım” diyen bütün çevirmenler ve çeviri ile çevirmene değer veren herkes davetli.

Kaynak :[-]

Almanya’da yaşayan bazı Türk kökenli vatandaşlar ‘Mevsim Çiçek Açtı’ya gitmeyin çağrısı yaptı!

mevsim cicek acti filmi

Ali Levent Üngör’ün senaryosunu yazıp, yönettiği ‘Mevsim Çiçek Açtı’ Almanya’da bazı çevreler tarafından tepkiyle karşılandı.

Üngör’ün filmi Almanya’da artan Türkiyeli ailelerin aile içi şiddetini konu alıyor. Küçük yaşta evledirilerek gurbete gelin olarak gönderilen Mevsim’in eşinden gördüğü şiddet ekseninde gelişen olayları anlatan filmde ayrıca bazı politik imgeler de yer alıyor.

Ntvmsnbc’nin haberine göre; ‘Mevsim Çiçek Açtı’nın gösterildiği sinemalara giden bazı Türkiyeli sinemaseverlerin filmin başrol oyuncusunun karısına uyguladığı şiddetin gerçekle yakından uzaktan alakası olmadığını söylerek sinemadan kaldırılmasını talep ettikleri öğrenildi.

Ayrıca filmin bazı sahnelerinde yer alan Ahmet Kaya fotoğraflarının Abdullah Öcalan’ın fotoğrafı gibi algılanması da eleştirilerin diğer odak noktası. Filmdeki Mahir Çayan, Deniz Gezmiş fotoğafları da tepki çektiği için protesto ediliyor.

Ali Levent Üngör’ün bu tepkilere karşı yorumu ise: 

Mevsim Çiçek Açtı özünde bir sevgi filmidir, şiddetin karşısına çıkan sevgidir. Ve her türlü şiddeti birbirimiz anlayarak, hoşgörerek ve sevgiyle yenerizin filmidir. Film iyi ve kötünün savaşıdır ki; filmde dini bütün Veysel dayı nasıl iyiye bir örnekse sosyalist Musa’da iyinin bir başka örneğidir. Filmimize yapılan bu yakışıksız sataşma ve eleştiriler art niyetli olup sevgi toplumunu bozmaya yönelik’ nifak tohumları’ dır.

 

Film Hakkında :

mevsim çiçek açtı afiş

Vizyon tarihi: 6 Nisan 2012

Yönetmen: Ali Levent Üngör
Oyuncular: Feriha Ecem Çalık, Yavuz Bingöl, Mehtap Bayrı, devamı…

uzun metrajlı film Türkiye . Tür Dram
Süre: 98 dk Yapım yılı: 2012
Dağıtımcı: Medya Vizyon

 

 

 

 

 

 

 

Kaynak: (-)

 

Yılın en çok konuşulan ödüllü bağımsız filmleri ve yönetmenlerini izleyiciler ile buluşturacak olan festival, her zamanki gibi ilginç konukları, renkli partileri ve eylem-odaklı atölye çalışmaları ile dolu bir program sunuyor. Üstelik filmler bu yıl İstanbul ve Ankara’nın ardından İzmir’e de gidiyor!

Tahrir’den Occupy’a kadar dünyayı çalkalayan sokak hareketlerinin damgasını vurduğu bir yılın ardından 11. si yapılacak olan !f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali de seyircisini ‘Hareket’e davet ediyor! Yılın en çok konuşulan ödüllü bağımsız filmleri ve yönetmenlerini izleyiciler ile buluşturacak olan festival, her zamanki gibi ilginç konukları, renkli partileri ve eylem-odaklı atölye çalışmaları ile dolu bir program sunuyor. Üstelik filmler bu yıl İstanbul ve Ankara’nın ardından İzmir’e de gidiyor!

The Descendants, Take Shelter ve Bellflower gibi yılın en çok konuşulan bol ödüllü filmleri Hit Filmler bölümünde Digitürk işbirliğinde yerini aldı. 2012 senesine özel yeni bölümleri arasında NTV işbirliğinde People Power/Arka Bahçe, CNBC-e ortaklığında e-şıkkı ve Turkcell Profesyoneller Kulübü’nun sunduğu Yol bölümü var. !f İstanbul klasiklerinden olan Fantastik Filmler ise gnctrkcll ortaklığında.

!f İstanbul’un bu seneki sürprizlerinden biri ise müzik filmleri, partileri ve etkinliklerini Adidas Originals ana sponsorluğunda !f Music başlığı altında toplaması ve ünlü İngiliz besteci Micheal Nyman gibi konukların da katılımıyla genişletmesi.

Festival 16-26 Şubat tarihleri arasında AFM Fitaş Beyoğlu, Maçka G-Mall, AFM İstinye Park ve AFM Caddebostan Budak, 1-4 Mart tarihlerinde Ankara CEPA’da, 2-4 Mart tarihlerinde İzmir Balçova KİPA’da gerçekleşecek.

Festivalin biletleri 3 Şubat’ta Mybilet’ten indirimli ön satışa çıkıyor.

13 Ocak’tan itibaren satışa çıkacak sınırlı sayıdaki G!ft Card ile hafta içi gündüz seanslarına 10 bilet ve 1 gece yarısı seansı bileti 40 TL olacak.

 

İşte 2012 festivalinden bazı ana başlıklar:

Sundance Yine !f İstanbul’u Global Merkezlerinden Biri Seçti

Robert Redford’un bağımsız filmlere ve yönetmenlere bir yuva olarak yarattığı Sundance Enstitüsü !f İstanbul ile olan ortaklığının 2. senesinde yine Sundance Lab’in senaryo yazım eğitimlerini, taze Sundance filmlerinden bazıları ile birlikte !f İstanbul’a getiriyor.

Ünlü Mısırlı Aktivist ve Oyuncu Khaled Abdol Naga Keşif Jürisinde

Festivalin uluslararası yarışması Keş!f yine genç yönetmenlerin ilham veren filmlerinden oluşan bir seçki ve bu senenin jüri üyeleri Yeşim Ustaoğlu, Andrea Picard, Mark Adams, Jonathan Cauoette, Khaled Abdol Naga ile cesaret ve yenilik dolu filmlerle İstanbul’da olacak. Bağımsız sinemanın yeni yeteneklerini, sinemanın ustalarıyla bir araya getiren !f İstanbul festivalin son hafta sonunda dünyanın farklı yerlerinden genç sinemacıları ve sinema duayeni ustaları buluşturuyor.

Jacques Nolot İstanbul’da! Fransız L’ACID 20. Yılını !f İstanbul ile Kutluyor

Bağımsız sinemanın Paris merkezli kuruluşu L’ACID 20. yılını kutlarken gözden kaçmış modern klasiklerden ve yeni yapımlardan oluşan bir seçkiyi !f İstanbul ortaklığında festival kapsamında bağımsız sinema severlere ulaştıracak.

Seçkide yer alan filmler bol ödüllü Blissfully Yours (Apichatpong Weerasethakul), aykırı İsrailli yönetmen Avi Mograbi’den Avenge But One of My Two Eyes, Locarno’da Gümüş Leopar ödüllü Curling (Denis Côté) ve Cannes En İyi Film, En İyi Kadın Oyuncu, En İyi Erkek Oyuncu ödüllü L’humanite (Bruno Dumont).

Program kapsamında ayrıca ünlü oyuncu Jacques Nolot, Avant Que J’oublie adlı meşhur filmini sunmak üzere İstanbul’da olacak.

İlk kez verilecek Yeni bir Dünya için Sinema ödülünü almak üzere Rupert Everett !f istanbul’da!

Ünlü İngiliz oyuncu hem Zenne filminin özel bir gösterimini sunacak, hem de festivalin Yeni bir Dünya İçin Sinema ödülünün ilk sahibi olacak.

Gey olduğunu açıklayıp Hollywood’da başarılı bir oyunculuk kariyerine imza atan ilk oyuncu olarak bilinen Everett bu anlamda eşcinsellerin görünürlüğü için verilen mücadelede özel bir yere sahip.

!f’in verdiği ödül, Everett’ın ‘herkesin korkusuzca kendisi olabileceği bir dünyaya sinema yoluyla yaptığı katkılar’ için 26 Şubat’ta özel bir tören ile verilecek.

AHMET YILDIZ’IN DAVASINI YAKINDAN TAKIP ETTI

Everett, Lord Byron hakkında televizyon için çekilen bir belgesel nedeniyle Türkiye’de bulunduğu sıralarda Ahmet Yıldız’ın babası tarafından gey olduğu için öldürüldüğünü öğrendi. Zenne filmine konu olan bu cinayet hakkında ‘Türkiye’de eşcinsel olarak yaşamanın kolay olduğunu sanmıyorum’ demişti o sırada. Olaydan 5 yıl sonra, Everett bu kez Zenne filminin özel bir gösterimini sunmak üzere İstanbul’a geliyor.

Ünlü oyuncu Rupert Everett ilk kez 1981 yılında Another Country filmindeki öğrenci rolüyle tanındı. Dokuz sene sonra, Paris’te bir röportajda gey olduğunu açıkladı ve o günden beri eşcinsel hakları ve bu konudaki önyargıları yıkmak için mücadele ediyor.

Everett’ın bir oyuncu olarak ünlenmesi 90larda The Madness of King George, Robert Altman’ın Ready to Wear gibi filmlerin ardından Julia Roberts ile birlikte oynadığı My Best Friend’s Wedding ile oldu. Ardından John Schlesinger’ın The Next Best Thing ve Oskar ödüllü Shakespeare in Love gibi filmlerde oynadı.

Everett’ın Türkiye ziyareti British Council tarafından destekleniyor.

Dünyanın Büyük Festivallerinden Topladıkları Ödüllerle !f’e Gelen Hit Filmler

Her sene olduğu gibi bu sene de Toronto, Venedik, Cannes, Sundance, Independent Spirit, Golden Globe ödüllü ve festival gezgini filmler Digitürk işbirliği ile !f İstanbul programında yerini aldı.

Alexander Payne’in senenin en çok konuşulan ödül rekortmeni filmi The Descendants / Senden Bana Kalan, Jeff Nichols yönetmenliğindeki Cannes dahil 10 ödüllü Take Shelter / Sığınak, Evan Glodell’in mucize yönetmen olarak tanınmasını sağlayan Bellflower / Arıza Aşk, Jonathan Levine ve Seth Rogen’ı gerçek bir kanser hikayesinin komediyle karışık dram uyarlamasında bir araya getiren 50/50 / Şansa Bak Hit Filmler’den sadece bazıları. Michelle Williams’ın iki aşk arasında kaldığı Take This Waltz / Bu Dans Senin , tarihimizin en radikal çevreci grubunun hikayesini anlatan If A Tree Falls: A Story Of The Earth Liberation Front / Eğer Bir Ağaç Devrilirse: Yeryüzü Özgürlük Cephesi’nin Hikayesi , 60’ların ve Ken Kesey ile Marry Pranksters’ın ruhunu orjinal görüntülerle belgeselleyen Magic Trip / Sihirli Yolculuk , Todd Solondz’un Venedik, Locarno ve Toronto’dan ödülle gelen yeni filmi Dark Horse / Kara At, Sundance, SXSW ve Locarno gezgini Azazel Jacobs filmi Terri / Terri de Hit Filmler arasında.

11. Senenin Yeni Bölümleri – Dünyaya Kapalı Kalamazdık

Bu sene Mısır’dan Amerika’ya uzanan hareketlenmeler ve yeni bir dünya düzeni isteyen insanların eylemleriyle geçti. Bu hareketlerden esinlenen NTV işbirliğindeki People Power / Arka Bahçe bölümünün ön plandaki filmleri arasında Tahrir 2011: The Good, The Bad And The Politician ve Pockets of Resistance var. Bölümün yönetmenleri de konuklarımız arasında olacak.

Diğer yeni bölümümüz e-xperiments / e-şıkkı, sınırların muğlaklaştığı, tabuların ortadan kalktığı denemeye korkmayan karakterlerin hikayelerini perdeye taşıyor. CNBC-e işbirliğindeki bölümün ön plana çıkan filmleri arasında 17 Girls / 17 Kız, People I Could Have Been And Maybe Am / Olabileceğim Belki De Olduğum İnsanlar, Empire North / Empire North var.

Bir başka yeni bölüm olan Turkcell Profesyoneller Kulübü işbirliğindeki The Trip / Yol bölümündeki filmler sadece uzaklara yapılan yolculukların değil, aynı zamanda insanın kendi içinde ve kafasında yaptığı yolculukların da filmleri. Çok ses getiren Tarnation filminin yönetmeni Jonathan Cauoette’in son filmi Walk Away Renee ve Radiohead’in Meeting People is Easy ve Joy Division filmlerinin ünlü yönetmeni Grant Gee’nin son filmi Patience After Sebald / Sabır (Sebald’in İzinde), bu bölümde.

SALT Beyoğlu Açık Sinema’da Ücretsiz Sinema ve Konuşmalar

Sinefilleri sinema salonlarından çıkartıp buluşturan !f İstanbul’un 2012’deki etkinlik merkezi SALT. Festival süresince ücretsiz film gösterimleri ve konuşmalar burada gerçekleşecek.

Radiohead ve Joy Division Filmlerinin Yönetmeni Grant Gee Anlatıyor
Radiohead ve Joy Division gibi gruplar hakkındaki ödüllü belgesellerinden tanıdığımız yönetmen Grant Gee tarafından çekilen Sabır (Sebald’in İzinde) filminde Sebald’ın bir yayıncısı, yazarın İngiltere kıyısında yaptığı bir yürüşün etrafında anı, kurgu, sanat, tarih, bellek arasında dolanan belki de en tanınmış kitabı Satürn’ün Halkaları’nı nasıl sınıflandıracağını bilemediğini anlatıyor. Kitap roman mıdır, düzyazı mı, seyahatname mi, yoksa tarih mi? Emre Ayvaz’ın Gee ile uyarlama üzerine yapacağı sohbeti kaçırmayın!

Ünlü Besteci Michael Nyman İle Buluşmak
Piyano, The End of the Affair, Gattaca ve Peter Greenaway filmlerine yaptığı bestelerle sayısız ödül kazanan besteci Michael Nyman ilk filmi Kameralı Nyman’ı festivalde sunduktan sonra, !f Music kapsamında sesle görüntü arasındaki ilişkiyi keşfettiği bir konuşma yapıp, kısa filmlerinden parçalar gösterecek. British Council desteği ile konuk olan müzisyen ve yönetmen Nyman, birçok festivalde ödül almış filmlerin bestecisi olarak edindiği deneyimleri aktaracak.

!f İstanbul Yeni Bir Mini-Festivalle Geliyor – !f Music

2012 senesinde 16-26 Şubat tarihlerinde gerçekleşecek 11. !f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali yeni bir sürprizle geliyor. adidas Originals ana sponsorluğundaki mini-festival !f Music, müziğin tüm yansımalarını bir araya getiriyor. !f Music ile müzik filmleri, müziğin mutfağından etkinlikler ve partiler bir arada !f İstanbul’da.

!f Music filmleri, Chemical Brothers’dan Devendra Banhart’a, Courtney Love Curt Cobain ilişkisinden erkek egemen müzik dünyasında kadın olmayı anlatan Patty Schemel’e, Le Tigre’ye ve Japonya’nın mistik seslerine uzanıyor. !f Music Partileri’nde, Kate Simko Nisan 2011’de Berlin’de yarattığı çığır açan canlı ‘A/V’ şovu ile !f Music Açılış Partisi’nde Ghetto’da! 3 mekana birden yayılacak olan Gökkuşağı Partisi’nde ana sahnede Nomi Ruiz (Jessica 6) DJ setinin ardından sürpriz bir PA performansı da yapacak.

!f Music’in ilk sürprizi Chemical Brothers’ın filmi Don’t Think’in dünyanın sayılı şehirlerinde eş zamanlı yapılacak olan gösterimine İstanbul’u da eklemek oldu. 26 Ocak gecesi seçilmiş 26 şehirde yapılacak eşzamanlı gösterimin bir ayağı da İstanbul’da gerçekleşecek. Tüm dünyada sayılı insanın parçası olabileceği bu canlı sinema olayı adidas Originals ana sponsorluğundaki !f Music kapsamında!

!f Music Partileri

!f İstanbul’un adidas Originals ana sponsorluğundaki ve Tuborg ortaklığındaki yeni festivali !f Music sadece Sesli Yaşam filmleri ve müzik etkinlikleri ile değil partileriyle de çok konuşulacak.

!f Music Açılış Partisi / !f Istanbul Opening Party

18 Şubat Cumartesi

Feat. Kate Simko (US) Live + DJ Set
Warm up- Close up : Dearhead
Visuals by Jeffrey Weeter

Jeffrey Weeter’ın gerçek zamanlı video kurgusu ile Kate Simko’nun canlı performansı birleşiyor ve ‘Canlı Sinema’ adını verdikleri 2011 şovu İstanbul’lu müzikseverlerle buluşuyor. Kendine özgü canlı bir sinematik deneyime dönüşecek performans daha önce Asya, Avrupa ve Amerika’da Fabric, Verboten (New York), Culture Box (Kopenhag), Cocoliche (Buenos Aires), Rex Club (Paris) gibi kulüplerde gerçekleşti, şimdi ise !f İstanbul ile ilk defa GHETTO’da ! Gecenin açılışını ve kapanışını Dearhead yapacak.
!f Music Gökkuşağı Partisi / !f Rainbow Party
24 Şubat Cuma

Feat. Jessica 6, Barış K, Dearhead, Mr.Sür, Elif & Duygu

!f İstanbul’un gelenekselleşen, rengârenk partisi yine sevenlerinin gözünü arkada bırakmıyor! Babylon’un ev sahipliğinde gerçekleşecek ve 3 mekana birden yayılacak olan partide ana sahnede DJ setinin ardından sürpriz bir PA performansı da yapacak olan Nomi Ruiz (Jessica 6), ve hemen sonrasında seti devralacak Barış K, Dearhead, Mr. Sür, Elif & Duygu tüm gece ana sahnedeki herkesi dans ettiriyor olacak.

!f İzmir programı 3 Şubat 2012 tarihinde açıklanacaktır.

 

http://www.izmirdesanat.org

Bir tarih nasıl yok edilir öğrenmek istiyorsanız haberi lütfen okuyunuz. Okurken bir yandan da linke tıklayarak videoyu izleyebilirsiniz.

Videoları izlemek için tıklayınız

Destekleyebilmek için : http://www.emeksinemasiniyasatalim.org/

Emek Sineması’nın yıkılmaması için 18 Nisan Pazar günü saat 17.00′de Taksim meydanından Emek Sineması’nın önüne kadar yürüyüş yapılacak.

Tarihi Beyoğlu Emek Sineması’nın durumuyla ilgili olarak 14 Nisan Çarşamba günü İKSV’de yapılan toplantının ardından Emek Sineması’nı Yıktırmıyoruz Platformu da bir toplantı yaptı.

Alınan kararlara göre 18 Nisan Pazar günü saat 17.00′de Taksim meydanından Emek Sineması’nın önüne kadar yürüyüş yapılacak. Yürüyüşe bir çok oyuncu, yönetmen ve sinemaseverin destek vermesi bekleniyor.

DEVLETİN RESMİ ORGANLARININ YALANI ANLAŞILDI
”(…) Kıssadan hisse: Restoratör mimar Fatih Kesgün, toplantı boyunca orta sahada top çevirmeyi yeğledi ve kendince, Emek’i yok etme projesini bilimsel temellere oturmaya çalıştı. Tezi şuydu: Yapı adası dahilinde asıl korunması gereken yer Cercle d’Orient’ti, Emek Sineması tarihsel gelişimi boyunca zaten birçok değişime ve tadilata uğramıştı (bunu da locaların bulunduğu bölümün 1970 ve şimdiki zamandaki hallerini gösteren fotoğraflarla kanıtlamaya çalıştı), dolayısıyla zaten ‘tarihi bir eser’ değildi, ‘dokunulmaz’ asla değildi. Bunun için de, kendileri Emek Sineması’nı, şimdiki yerinden söküp, yeni projede en üst kata yerleştirmeye karar vermişlerdi. Bu tabii ki mimari açıdan ‘fantastik’ bir hamle. Hiç denenmemiş bir ‘fikir’. Ama akla ziyan bir fikir, ya da dinleyicilerden birini de ifade ettiği gibi aslında Emek’i ‘kaçak kat’a döndürme hamlesi.

Sonuç? Bu haliyle durumu tek bir şekilde açıklamak mümkün, Özcan Alper’in dediği gibi bugüne kadar devletin resmi ağızları bize “Yok canım, korkmayın Emek Sineması’na bir şey olmayacak” diyerek, büyük bir yalana soyunmuşlar. Dünkü toplantıya gelince; bu tür filmlerin ‘kötü adamı’ genellikle gözünü para bürümüş işadamları olur, bir mimarın bu işe hamle etmesi ve bunu ‘koruma’ adına yapıyor olması, yani filmin ‘kötü adamlığına’ soyunması, beni şaşırtmadı ama bir hayli üzdü.” (Uğur Vardan, Radikal)

‘BU PROJENİN TARAFTARI DEĞİLİZ’
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ise, konuyla ilgili yaptığı açıklamada Emek Sineması ve çevresindeki kompleksin, Kültür ve Turizm Bakanlığıyla hiçbir mülkiyet ilişkisi bulunmadığını, başka bir kurumla ilişkili olduğunu kaydetti ve bu projenin tarafı olmadıklarını söyledi.

Emek Sineması’nın özgün yapısının korunmasının, kendisinin en büyük hayallerinden biri olduğunu ifade eden Günay, ”Emek yıkılmasın, olduğu gibi korunsun. Ben de bu dileği tüm içtenliğimle paylaşıyorum ama bilim, teknik, hukuk ne karar verecek, onu hepimiz göreceğiz” dedi.

kynk : http://www.ntvmsnbc.com

 

 

‘Bir Zamanlar Anadolu’da’, ‘Basın’ ve ‘Ekümenopolis: Ucu Olmayan Şehir’ Hamburg Film Festivali’nde gösterilecek.

HAMBURG – Almanya’nın Hamburg kentinde 29 Eylül-8 Ekim tarihleri arasında düzenlenecek olan Hamburg Film Festivalinde 3 Türk filmi gösterilecek.

 

Festival kapsamında “Bir Zamanlar Anadolu’da” (Once Upon A Time in Anatolia), “Basın” (The Press) ve “Ekümenopolis: Ucu Olmayan Şehir” (Ecumenopolis: Stadt Ohne Grenzen) adlı Türk filmleri de gösterilecek.

 

Nuri Bilge Ceylan’ın senaryosunu yazdığı ve yönettiği, başrollerini Yılmaz Erdoğan ve Taner Birsel’in paylaştığı “Bir Zamanlar Anadolu’da” adlı film, bir doktorla cinayet soruşturması yürüten bir savcının 12 saatlik gerilimli hikayesini konu alıyor.

Bosna-Hersek ve Türkiye ortak yapımı olan film, 11-22 Mayıs arasında gerçekleştirilen 64. Cannes Film Festivalinde büyük ödül olan “Altın Palmiye” için yarışacak filmler arasına girmiş ve “Jüri Büyük Ödülü”nü kazanmıştı.

Yönetmenliğini İmre Azem’in yaptığı ve İstanbul’daki değişim kadar bu şehrin dinamiklerini de sorgulayan “Ekümenopolis: Ucu Olmayan Şehir” adlı film de belgesel dalda daha önce İnsan Hakları Ödülü’nü almıştı.

Senaryosunu ve yönetmenliğini Sedat Yılmaz’ın yaptığı “Basın” adlı film ise, basın özgürlüğünü ve bu özgürlük uğruna mücadele eden bir grup gazetecinin yaşantısını konu alıyor.

Hamburg Film Festivalinde ağırlığı bu yıl Paris’i konu olan filmler oluşturuyor. Bu kapsamda Paris’i tanıtan fotoğraf sergileri de açılacak.  NTV.