Şunun için etiket arşivi: nar sanat piyano eğitimi

Piyanist İdil Biret, Ferit Tüzün’ün ölümünün 35. yılı anısına bu akşam vereceği konserle yeni sezon açılışında Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın (CSO) konuğu olarak Ankaralı sanatseverlerle buluşuyor.

CSO Konser Salonu’ndaki konserde orkestrayı Erol Erdinç yönetecek. Konserde Ferit Tüzün’ün “Türk Kapriçyosu”, Sergey Rahmaninofun “2’nci Piyano Konçertosu do minör Op. 18”, N. Rimski Korsakov’un “Şehrazat Senfonik Suit Op.35” adlı eserleri yorumlanacak.

Bilkent Senfoni Orkestrası (BSO) Işın Metin şefliğinde, piyanoda Anna Vinnitskaya, S. Rahmaninof’un “Paganini’nin Bir Teması Üzerine Rapsodi Op.43G.”, Mahler “Senfoni No.5, Do diyez minör” eserlerini seslendirecek.

Genel sanat yönetmenliğini Erdal Beşikçioğlu’nun yaptığı, CerModern’in sahne sanatları programı olan “StüdyoCer” tiyatro oyunları, okuma tiyatroları ve tiyatro atölye çalışmalarıyla kapılarını açıyor.

StüdyoCer’de sahnelenecek ilk oyun George Orwell’in yazdığı “Hayvan Çiftliği” adlı eser. Yönetmenliğini Erdal Beşikçioğlu’nun yaptığı oyun, 9 Ekim’de saat 20.30’da tiyatroseverlerle buluşacak.

Yeni sanat sezonuna “Merhaba” diyen Devlet Tiyatroları (DT) Ekim’de 23 ilde, 41 sahnede ve turne sahnelerinde 30 yeni oyunun prömiyerini yapacak. Bu ay süresince DT toplam 66 değişik oyunla 638 temsil verecek.

Ankara Devlet Tiyatrosu bu hafta 11 oyun, Ankara Devlet Opera ve Balesi 3 eserle izleyici karşısına çıkacak.

Başkentte hafta boyunca gerçekleştirilecek kültür sanat etkinliklerinden bazıları şöyle:

TİYATRO

Akün Sahnesi:

Moises Kaufman’ın yazdığı, Ekin Tunçay Turan’ın çevirdiği ve İskender Altın’ın yönettiği “33 Varyasyon” hafta boyunca sanatseverlerin karşısına çıkacak. Oyunda, Erdal Küçükkömürcü, İpek Çeken, Meltem Baytok, Mehmet Akay, Ulaş Ersoy, Eda Aydınlı, Tunç Yıldırım rol alıyor.

Altındağ Tiyatrosu:

2 Ekim’de tiyatroseverlerle buluşan Funda Mete’nin yönettiği, Töre Özsel’in dekor ve kostüm tasarımını yaptığı, “Kış Gelmeden” adlı oyun hafta boyunca sahnelenecek. Füruzan’ın “Benim Sinemalarım” adlı kitabındaki “Kış Gelmeden” adlı öyküsünden yine kendisinin sahneye uyarladığı oyunda, 1970’lerde İstanbul’da yaşayan, her biri bildiği yolda düşe kalka ilerleyen ve bir gün yeniden yolları kesişen üç kardeşin hikayesi anlatılıyor. Bahadır Karasu, Selma Bayraktargil, Özgür Keçeci ve Özge Mirzalı’nın rol aldığı eserin ışık tasarımı Burhanettin Yazar’a, dramaturgu da Füruzan Tercan’a ait.

Cüneyt Gökçer Sahnesi:

Oğuz Utku Güneş’in yönettiği “Sidikli Kasabası Müzikali”, 7 Ekim’e kadar izlenebilecek. Dekor tasarımı Şirin Dağtekin Yenen’e, giysi tasarımı Mihriban Onan’a, ışık tasarımı Önder Arık’a, müziği Mark Hollmann’a ait. Oyunun müzik direktörlüğü Murat Kodallı, şarkı sözleri adaptasyonu ve koreografisi ise Nebi Birgi’ye ait. Oyunda Doruk Şengün, Berfu Aydoğan, Barış Arman, Nebi Birgi, Ceren Gündoğdu, Selmin Artemiz, Efe Ünal, Taner Tunçay, Adnan Yiğit, Aslı Zırhlı, Didem Atasoy, Seda İyidiş, Derman Çinkılıç, Güniz Bilge, Ayşe Günyüz, Alper Aksoy, Beste Özgümüş, Nazlı Uğurtaş, Köksal Ünal, Hilmi Duruoğlu rol alıyor. Orkestrada ise Murat Kodallı, Güneş Bulak, Ozan Özkök, Onur Avdan, Yılmaz Tümözen ve Ali Sönmez performans gösteriyor.

Nikolay Vasiliyeviç Gogol’un “Bir Delinin Hatıra Defteri”, 9 ve 10 Ekim’de görülebilir. Sylvie Luneau ile Roger Coggio tarafından uyarlanan, Coşkun Tunçtan’ın Türkçeleştirdiği yapıtın proje tasarımı ve yönetmenliğini Cem Emüler üstleniyor. Eserde, 1960’lı yıllarda Türk tiyatrosunun büyük ustası Genco Erkal’ın iki farklı yorumla sahneye getirdiği Aksenti İvanoviç Poprişçin karakterini Erdal Beşikçioğlu canlandırıyor. Tek kişilik oyunun dekor ve giysi tasarımı Sertel Çetiner’in, ışık düzeni Seyhun Ayaş ile Zeynel Işık’ın, müzik, ses ve efekt tasarımı da Tayfun Gültutan’ın imzasını taşıyor. Gogol’un içinde yaşadığı Rus toplumunun genel yapısını ve bireylerini büyük bir dikkatle tahlil ettiği eser, yazarın birbirinden ilginç gözlemlerini yansıtması açısında önem taşıyor. Hayatın gerçeklerini kabul edemeyen ve hezeyanlar içinde olan bir adamın adım adım deliliğe giden dramını gözler önüne seren eserde Beşikçioğlu, sahneye kurulan özel bir vinçle seyirci karşısına çıkıyor.

Küçük Tiyatro:

2 Ekim’de sahnelenmeye başlayan “Soğuk Bir Berlin Gecesi” adlı oyun, 8 Ekim’e kadar izlenebilecek. Barış Eren’in yazıp yönettiği oyunun dekoru Sinan Yardımedici’ye, giysi tasarımı Günnur Orhon’a, ışık düzeni Zeynel Işık’a ait. Olcay Kavuzlu, Fulya Koçak, Ferahnur Barut, Eray Eserol, Adnan Erbaş ve Mahmut Işık rol alıyor. Yapıt Almanya’da dili, dini ve kültürü farklı olduğu için ötekileştirilen Tarık’ın yaşadıklarını anlatıyor.

İzmir Devlet Tiyatrosu yapımı “Nora (Bir Bebek Evi)” adlı oyun 9-10 Ekim’de temsil verecek. Dekor tasarımı Savaş Çevirel’e, giysi tasarımı Funda Çebi’ye, ışık tasarımı Kemal Gürgün’e ait olan oyunda, Özlem Başkaya, Yusuf Köksal, Gürol Tonbul, Melike Aslı Sinke, Mehmet Avdan, Birsel Aygün ve Damla Ardal rol alıyor.

Oda Tiyatrosu:

Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun kaleminden Erkan Yılmaz’ın oyunlaştırdığı, yönetmenliğini Ayşe Lebriz Berkem’in yaptığı “Tek Kişilik Yaşam-Bedri Rahmi Eyüboğlu” adlı oyun ise Oda Tiyatrosu’nda bugün, yarın ve 6 Ekim’de izlenebilecek. Dekor-giysi tasarımı Özge Akarsu, ışık tasarımı Ali Karaman, müzikleri Cem İdiz, kukla tasarımı Çağlayan Sevinçer, görsel tasarımı Coşkun Oğuz tarafından hazırlanan oyunda, Y. Emir Çiçek rol alıyor.

Şahin Örgel’in yazdığı, Murat Çidamlı’nın yönettiği “Yosunlar” adlı oyun 9 ve 10 Ekim’de izlenebilecek. Dekoru Hakan Dündar’a, kostümü Töre Özsel’e ait eserde Neşet Erdem, Şemsettin Zırhlı, Aslı Artuk Şener rol alıyor.

Stüdyo Sahne:

Cüneyt Mete’nin, Özgür Öztürk’ün, Ünsal Coşar’ın ve Yıldız Kaplan’ın rol aldığı, Rick Cleveland’ın yazdığı, Zeynep Nutku’nun çevirdiği, İlham Yazar yönettiği “Jerry ve Tom” adlı oyun, yarın ve 7-9 Ekim’de seyirciyle buluşacak. İnsan öldürmeyi rutinin bir parçası haline getirmiş olan iki kiralık katilin gerilim, şiddet ve tehlike dolu hikayelerini anlatan oyun, kahramanlarımızın seri şekilde, serinkanlılık ve çoğu zaman keyifle sürdürdükleri cinayetlerinin sürpriz bir kesişme noktasında son bulmasını anlatır.

Şinasi Sahnesi:

“Aşkın Sıradanlığı”, Özgür Yalım’ın yönetmenliğinde 7 Ekim’e kadar Ankaralı sanatseverlerle buluşuyor. Dekor tasarımı Behlüldane Tor’a, giysi tasarımı Nalan Alaylı’ya, ışık tasarımı Yüksel Aymaz’a ait olan oyunda, Nisa Yıldırım, Saydam Yeniay, Deniz Elmas ve Efe Tunçer rol alıyor.

Duşan Kovacevic’in yazdığı, Işıl Kasapoğlu’nun yönettiği “Profesyonel”, 9-10 Ekim’de seyredilebilecek. Bülent Emin Yarar, Yetkin Dikinciler, Gülen Çehreli ve Cenap Oğuz rol alıyor.

Sunay Akın, 8 Ekim’de sanatseverlerle bir araya gelecek.

OPERA BALE

Opera Sahnesi: “Don Giovanni” 6 Ekim’de sahne alacak.

Leyla Gencer Sahnesi: Müzikli çocuk oyunu “Uyuyan Güzel” 7 Ekim’de temsil verecek.

Operet Sahnesi: “Selva Erdener ve Turkuvaz Beşlisi” 9 Ekim’de konser verecek.

Kaynak 

Konuya ilişkin yapılan açıklamaya göre, Fazıl Say, Dortmund Konser Salonu’nun 10. yılı onuruna şair Rainer Maria Rilke’nin, ”Der Panther”adlı şiirini besteledi.Lirik soprano ve orkestra için yazılan eser, yarın WDR Senfoni Orkestrası, soprano Christiane Oelze ve şef Pablos Heras-Casado eşliğinde Dortmund Konser Salonu’nda prömiyer yapacak.
Alman şiirinin en bilinen eserlerinden ”Der Panther”, yazıldığı 1902 yılından bu yana, birçok sanatçı tarafından yorumlandı. Fazıl Say ise şiirdeki sembolleri, orkestranın yarattığı akustik renklerle çözümledi.

Programda, ayrıca Say’ın ilk senfonisi ”İstanbul”un ilk bölümü olan ”Nostalji” de yer alacak.
İstanbul Senfonisi’nin dünya prömiyeri de iki yıl önce WDR Senfoni Orkestrası ile aynı salonda gerçekleştirilmişti.

Fazıl Say kimdir?

Yazar ve müzikolog Ahmet Say’ın oğludur. Piyano eğitimini Ankara’da Mithat Fenmen ve Kamuran Gündemir,Düsseldorf’ta David Levine’den almıştır.

Üç yaşındayken obuacı Ali Kemal Kaya ile ritmik jimnastik ve işitme alıştırmalarına başlayan Fazıl Say, bir yıl sonra Mithat Fenmen’den aldığı piyano dersleriyle sevgiyi de içeren bir öğrenim sürecine girmiştir. Fenmen’le sekiz yıl süren bu dönem, piyano, solfej ve teorinin yanı sıra, besteciliğe özendirme çalışmalarını ve konser podyumlarına ısındırma amaçlı küçük dinletileri kapsar. Mithat Fenmen’in 1982 yılında vefat etmesi üzerine Ankara Devlet Konservatuarı’na giren Fazıl Say, ‘Özel Statü’ olarak nitelenen hızlandırılmış yoğun eğitim çerçevesinde Kamuran Gündemir ile piyano, İlhan Baran ile kompozisyon çalışmıştır. Gündemir, yorum kavrayışı gerektiren yapıtlar üzerinde üst düzey bir değerlendirme ortamı yaratarak öğrencisini yetiştirmiş, İlhan Baran ise ona kompozisyon eğitiminin temeli olan teknik donanımları kazandırmıştır. Donanımların başlıcaları armoni, kontrpuan, form bilgisi, analiz, enstrümantasyon, orkestrasyon, antik modlar, Türk Müziği makamsal ve ritmik sistemleri, caz armonisi ve stil araştırmalarıdır. İlhan Baran, ayrıca çağdaş müzik stilleri çalışması için Ertuğrul Oğuz Fırat’dan yararlanılmasını istemiş ve Fazıl Say, üç yıl Fırat’dan ders almıştır. 1987 yılında konservatuarı bitiren genç piyanist, Almanya’nın DAAD bursuyla bu ülkeye gitmiş, Düsseldorf Müzik Yüksek Okulu’nda ABD’li piyanist David Levine’in öğrencisi olmuştur. Dünyanın önde gelen Schubert yorumcularından olan Levine, “Yaratıcı Yorumculuk” açısından örnek bir piyanisttir. Fazıl Say, piyanist kimliğiyle onu örnek almıştır.

 

 Kaynak

 

Piyano eğitimlerimiz devam etmektedir.

İletişim için