Opera dünyası 11 yaşındaki İlyas’ı konuşuyor

Bu yıl Macaristan’ın Szeged kentinde düzenlenen Armel Opera Festivali’nin ödül alanlar listesinde ilk kez bir çocuk yer aldı. Babası Türk, annesi Rus olan 11 yaşındaki İlyas Seçkin en iyi sahne performansı sergileyen bireysel başarılı solisti seçildi.

ilyas-seçkin-operaArmel Opera Festivali’ni her yıl sayıları yüzü bulan opera ses sanatçısı başvuruda bulunuyor. Bu yılki organizasyon 10-13 Ekim tarihleri arasında Szeged’de yapıldı. Yarışmaya İstanbul Devlet Opera ve Balesi de Benjamin Britten’in bestelediği “Turn of the Screw” oyunu ile katıldı.

Yarışma sonrasında, 5’i kadın 10 solist finalist olarak seçildi. Yarışmada, İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin bir erkek oyuncusu da ödül aldı. Turn of the Screw oyunu aynı zamanda Fransız ARTE Televizyonu seyircisi tarafından “Halk Birincisi Opera” seçildi. Yarışmada 10 finalistin yanı sıra bir de en iyi sahne performansı sergileyen oyuncu seçiliyor.,

 

İLK KEZ BİR ÇOCUK ÖDÜL ALDI

Bu yıl seçilen isim 11 yaşındaki İlyas Seçkin oldu. Seçkin, bu zamana kadar yapılan yarışmalarda ödül alan ilk çocuk olarak kayıtlara geçti. İlsay’ın sahneye çıkışı sırasında salonda büyük bir coşku yaşandı. İlyas, bir çok kişinin bağrışları altında sahneyi selamladı. İlyas’ın seçimi aynı zamanda opera ve senfoni camiasında da büyük yankı uyandırdı. Seçkin Ailesi’ne, Devlet Opera ve Balesi yanı sıra yurtdışında da çok sayıda operasever tebrik mesajları iletti.

11 YAŞINDA ÜÇ DİL BİLİYOR

2002 doğumlu olan İlsay, Türk baba ve Rus anneden olma.  Halen özel bir okulda 6. sınıfta okuyor. Müzik hayatına 5 yaşında, müzik öğretmeni Angelika Akbar ile piyano çalarak başladığı ifade edildi. İlyas, 2009 yılında İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası Çocuk Korosu çalışmalarına katıldı. İlyas’ın daha önce oynadığı opera oyunları arasında “Yusuf ile Zülayha”, “Öldüren Aşk” ve “Kötülüğün Döngüsü” yer alıyor. İlyas, Türkçe’nin yanı sıra Rusça, İngilizce ve Çince biliyor.

operaMÜZİK BİR DÜNYA DİLİ

Uluslararası yatırım danışmanlığı yapan baba Can Levent Seçkin konu ile ilgili şunları kaydetti: “Çok uzun zamandır uluslararasında iş yapan bir kişi olarak, çok dilli, çok kültürlü Türk vatandaşlarının çok fazla olmadığını görmenin rahatsızlığını duydum hep. Hep istedimki, öyle bir çocuk yetiştireyim ki, çok dil konuşsun, çok kültürlü olsun ama kendi benliğinden hiçbirşey kaybetmesin ve hep ülkesini her yerde savunabilsin. Müzik bir dünya dili aslında. Herkesin konuştuğu ve anlaşabildiği… İlyas konuştuğu yabancı dillerin haricinde müzik dilini de çok iyi konuşuyor. Biz ailesi olarak onu hep desteklerdik, her türlü çalışmadan geri kalmaması için çok çaba sarfettik. Şimdi karşımızda, dünyanın her yerinde bir Türk olarak ülkesini temsil edebilecek; bilgili, kültürlü bir birey görüyorum. Üstelik bu yaşında uluslararası bazda kimsenin kolay kolay alamayacağı bir ödüle de kavuşmuş bir çocuk. İlyas gibi çocukların sayısını arttırmamız lazım.”

 Kaynak :  Dinçer GÖKÇE []