İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları sorunların ardından perdelerini açıyor !

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, geçen sezonu, gündemi uzun süre meşgul eden yönetmelik değişimi tartışmalarıyla kapatmıştı. 3 Ekim’de açılacak yeni sezonun basın toplantısı dün gerçekleştirildi. “Yapılan tüm tartışmaların sonrasında, lütfen oyunlarımıza gelinerek, yapılan iş üzerinden eleştiriler yapılsın” diyen İBBŞT Genel Sanat Yönetmeni Hilmi Zafer Şahin’le konuştuk.

(Ezgi ATABİLEN)

Hilmi-Zafer-Şahin

-Provalar neden gecikti?

İki nedenden ötürü çok sayıda oyunun provasını başlatamadık. Öncelikle, ben bu göreve 20 Nisan 2012 tarihinde atandım. Ardından repertuvar kurulu, yani yeni adıyla edebi kurul ve yönetim kurulunu oluşturmak bir süre aldı. Bir de temmuzda tüm aya yayılan bir kurumsal tatil olunca, provası yapılan oyunların sayısı az kaldı tabii. Hem yapılanma hem sezon programını birlikte yürüttük. O yüzden bu oyunların provaları biraz gecikti ve şimdi art arda geliyor.

İşi iyi yapma tedirginliğim var

İşin kendisiyle ilgili asla çekincem olmadı. Ama işi iyi yapmakla ilgili tedirginliklerim kesinlikle oldu. Hala da var ve olmalı da bence. Çünkü insanı daha iyiye götürecek bir şey. Korkuysa olmalı ama korkmamalı insan ve kimse de kimseyi korkutmamalı. Çünkü korkutmak suçtur. Ne yazık ki Türkiye’de herkes korkudan ekmek yiyor. Ben bunun dışında yaşıyorum çünkü yaşamım boyunca korkunun her türlüsünü gördüm. Geçen sezon yapılan tüm tartışmaların sonrasında, oyunlarımıza gelinsin ve yapılan iş üzerinden eleştiriler yapılsın lütfen.

Sanatçı inisiyatifi var

-Sanatçı inisiyatifinin sıfıra indirgenmesine dair korku mu var?

Bilemiyorum, bunu oyunları öneren yönetmenlere sormalı. Konuşmak isteyen herkesle konuşuluyor çünkü. Şehir Tiyatrosu’nda inisiyatif demek, repertuvar demektir aslında. Ben herhangi bir oyun öneren yönetmene, olumsuz ya da çok abartılı olumlu bir yanıt vermemişimdir. Hiç böyle bir tartışma içinde olmadım.

Yeni metin, yeni yazar

Biz herkesin alkışlayacağı ve yanında duracağı metinlerden daha çok, bundan 10 yıl sonra Türk tiyatrosunun simgesi olabilecek yazar, yönetmen ve oyunculara yer vermeliyiz. O yüzen bu yılki temamız ‘Yeni metin yeni yazar’. Bu sene 50 civarında oyun sahnelenecek. Bunların 10’u da yeni yazarlara ait yepyeni metinler.

+16 ibaresi kalkacak

Oyunlara yaş sınırı koyma fikri nasıl doğdu bilmiyorum. Çünkü biz zaten tiyatroyu kamu için yapıyoruz ve kamu tiyatrosu olarak dikkat edeceğimiz şeyleri çok iyi biliriz. Çocuk oyunu demediğimiz bir oyuna izleyici zaten çocuğunu getirmez. Bence bu ibare izleyiciyi bilinçsiz gösteriyor, buna gerek yok.

Hangi oyunlar var

İSTANBUL Şehir Tiyatrosu’nn yeni sezonda sahnelemeyi planladığı birçok oyun yanında, ekim ayı itibarıyla sahnelenecek oyunlar arasında; Vişne Bahçesi (Anton Çehov), Dar Ayakkabıyla Yaşamak (Duşan Kovaçeviç), Oyun (Samuel Beckett), Büyünün Gözleri (Mehmet Murat İldan), Türkiye Kayası (Fehime Seven), Zengin Mutfağı (Vasıf Öngören), Radyonun İçindekiler (Cenk Gündoğdu), Hıdrellez (Fruze Engin), Definename (Sinan Bayraktar), Yuvaya Dönmek (Alessandra Paoletti), Kösem Sultan (Turan Oflazoğlu), Ali Baba ve Kırk Haramiler (Can Doğan), Damlaların Dansı (Sema Ergenekon – Gökhan Aktemur), Okul Gezisi: Kaşıkçı Elmasının Peşinde (Burcu Sevil Şahin), Edi’nin annesi Nerede (Pınar Yaygel-Raşel Meseri) ve Islık Sever Max (Volker Ludwig – Carsten Krüger) yer alıyor.

Kaynak : Ezgi ATABİLEN[-]