Türk sinemasının yakışıklı jönlerinden Tarık Akan 8 yıl önce bugün akciğer kanseri nedeniyle 16 Eylül 2016’da hayata veda etti. Fakat asla unutulmayacak değerlerimizden bir tanesi.
Yeşilçam filmleri ve sonrasında rol aldığı bağımsız sinema filmleri ile hayata izini bırakmış oldu. Sanatçı olmanın en önemli taraflarından birisi budur esasında. Bunun yanında siyasi anlamda dik duruşu ve eğitime verdiği önem, halkın ona bir oyuncu olmasının dışında ayrıca saygı duymasını sağladı.
Sanat yaşamı boyunca 120’den fazla filmde rol aldı ve Altın Portakal ödülüne 7 kez layık görüldü. Bugün halen sosyal medyada da sevenleri onu anıyor.
Tarık Akan Kimdir?
Esas adı Tahsin Tarık Üregül olan sanatçı, 13 Aralık 1949 İstanbul doğumlu.
Babası subay olduğu için (Yaşar Üregül) Erzurum Dumlupınar İlkokulu’nda başladığı tahsilini Kayseri’de tamamladı.
Babası emekli olduktan sonra ailesiyle Bakırköy’de yaşamaya başladı ve Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nde okudu. Fakat eğitimi süresince cankurtaranlık ve işportacılık yaptı.
Tarık Akan, okuduğu dönem 1970’te Ses dergisinin açtığı Sinema Artist Yarışması’nda birinci olunca, Makine Mühendisliği bölümünden ayrıldı ve Gazetecilik Yüksekokulu’na girdi.
Sinemaya İlk Adım
Sinema sektörüne adım atmadan önce düğün salonları müdürlüğü, sandal kiralama gibi işlerle uğraştı. Sene 1971‘de ise ‘Solan Bir Yaprak Gibi’ filmi ile sinema hayatına “Tarık Akan” adı ile başlamış oldu. Aynı çekilen “Emine” filminde Filiz Akın ile birlikte başrol oldular.
Altın Portakal ödülünü 7 kez alan tek erkek oyuncu olan Tarık Akan, ilk Altın Portakalı 1973 yılında “Suçlu” filmindeki rolüyle aldı.
Elbette unutulmaz “Canım Kardeşim” ve “Hababam Sınıfı” filmlerindeki rolleri ile hepimizin aklına kazındı. (1970-1975) arasında 12 filmde rol aldı.
1970’lerin sonları
Yakışıklılığı ile 70’lere damgasını vurarak Yeşilçam’In en aranan jönlerinden birisi olan Akan, 1977 yılında “Sürü” filmi ile (Senaryo: Yılmaz güney, Yönetmen: Zeki Ökten) artık politik filmlerde rol almaya başladı ve klasik Yeşilçam filmlerinden farklı bir tarza yöneldi.
Tarık Akan, 1978’de Cüneyt Arkın ile başrolü paylaştığı ‘Maden’ filminin sonrasında, 1979’da zorunlu askerlik görevini yedek subay olarak Denizli’de tamamladı.
Yılmaz Güney’in cezaevindeyken senaryosunu yazdığı, Şerif Gören’in yönettiği, 1982 yapımı Altın Palmiye ödüllü ancak Türkiye’de yasaklı “Yol” filminde de rol aldı. (Yazar görüşü: en etkileyici filmi)
1980 Dönemi
Politik duruşu ve oynadığı filmler nedeniyle devletin radarında olan bir sanatçıydı. 1981 yılında Almanya’da verdiği bir demeç yüzünden Türkiye dönüşünde tutuklandı. 12 yıl hapis istemiyle yargılanarak 2,5 ay hücre hapsi cezası alan sanatçı, hapishane günlerini ve darbe sürecini 2002’de yayımlanan “Anne Kafamda Bit Var” kitabında kaleme aldı.
2013 Gezi Direnişi
Usta oyuncu, Gezi Direnişi ve Soma Katliamı gibi bir çok hak mücadelesinde halk ile birlikte en önlerde yer aldı.
Barış Zeki, Yaşar Özgür ve Özlem isimli üç çocuğu bulunan, yaşamı boyunca “halk adamı” karakteriyle sevilen ve sayılan çınarımız, 16 Eylül 2016’da 66 yaşındayken akciğer kanseri tedavisi gördüğü hastanede yaşama veda etti. Şu anda kurucusu olduğu Taş Mekteb’in kurucu temsilciliğini çocukları yapmaktadır.
Diğer Ödülleri
1985 Berlin Uluslararası Film Festivali’nde mansiyon,
1992 Adana Altın Koza Film Festivali’nde En İyi Erkek Oyuncu
1996 Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde Yaşam Boyu Onur Ödülü
2006 Sinema Yazarları Derneği Onur Ödülü
2007 Çağdaş Sinema Oyuncuları Derneği’nde Sinema Emek Ödülü
Kaynak:(BirGün Gazetesi)