‘Süper’ Statülü Sabancı Müzesi

Türkiye’deki müzecilik anlayışının çıtasını yükselten Sakıp Sabancı Müzesi (SSM), prestijli araştırma firması Nielsen’in oluşturduğu bağımsız bir jüri tarafından ‘değerli’ markalara verilen ‘Superbrands’ statüsüne layık görüldü.

sabancı müzesi

Gerek kalıcı koleksiyonları, gerekse gerçekleştirdiği uluslararası geçici sergilerle Türkiye ’deki müzecilik anlayışının çıtasını yükselten Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi (SSM), Türkiye’nin “Superbrands” markalarından biri oldu. Sanat alanında ilk defa verilen ödüle layık görülen S.Ü. Sakıp Sabancı Müzesi, üniversite müzesi olma misyonuyla gerçekleştirdiği tüm sergiler ve projelerde farklı tarihsel ve kültürel dönemlerin, sanatsal akım ve sanatçıların Türkiye çapında anlaşılması ve çalışılması konusundaki çalışmalarından dolayı “Superbrand” ödülünü aldı.

Superbrands, Türkiye’de 2005 yılından itibaren iki yılda bir olmak üzere, prestijli araştırma firması Nielsen tarafından düzenleniyor. Bağımsız bir jüri Superbrands statüsüne layık görülecek kurumları, teknolojisi, yatırımları, iş gücü kalitesi, yaratıcılığı, markalaşmaya yaptığı yatırım, marka devamlılığı gibi kriterlerle değerlendiriyor.

Sabancı Müzesi, şu sıralar ‘Zero’ sergisine ev sahipliği yapıyor.

zeroo
Zengin koleksiyonu, ev sahipliği yaptığı uluslararası geçici sergiler, konservasyon birimleri, çocuklar ve yetişkinler için eğitim programları, düzenlediği konser, konferans ve seminerlerle çok yönlü bir müzecilik ortamı sunan SSM, toplumun her yaş ve kesiminden kişileri sanatla buluşturuyor. SSM, düzenlediği sergilerle sanatseverleri Avrupa sanatına yön veren sanatçıların eserleriyle ve Doğu’nun köklü sanatlarıyla bir araya getirirken, yurtdışında gerçekleştirdiği koleksiyon sergileriyle de Türk ve İslam sanatının yurtdışında tanıtılmasına öncülük ediyor.

Sabancı Müzesinin Tarihi

Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi, İstanbul’da Boğaziçi’nin en eski yerleşimlerinden Emirgan’da yer almaktadır.

Müzenin ana binası olan villa, 1925 yılında Mısır Hidiv ailesinden Prens Mehmed Ali Hasan tarafından İtalyan mimar Edouard De Nari’ye yaptırılmış ve Hıdiv ailesinin değişik mensupları tarafından uzun yıllar yazlık konut olarak kullanılmıştır.

1951 yılında Adanalı sanayici Hacı Ömer Sabancı tarafından Hidiv ailesine mensup Prenses İffet’ten satın alınan köşk, aynı yıl satın alınarak önüne yerleştirilen Fransız heykeltıraş Louis Doumas’ın 1864 yapımı at heykelinden ötürü “Atlı Köşk” olarak anılmaya başlanmıştır.

Atlı Köşk’ün arazisi içindeki ikinci at heykeli ise, 1204 yılında 4. Haçlı Seferi sırasında Haçlı kuvvetlerince yağmalanan İstanbul Sultanahmet meydanından alınarak, Venedik San Marco kilisesi önüne yerleştirilen 4 attan birisinin dökümüdür.

1966 yılında Hacı Ömer Sabancı’nın vefatından sonra aile büyüğü olan Sakıp Sabancı tarafından sürekli konut olarak kullanılmaya başlanan Atlı Köşk, uzun yıllar Sakıp Sabancı’nın zengin hat ve resim koleksiyonunu barındırmış, 1998 yılında da Sabancı ailesi tarafından içindeki koleksiyon ve eşyalar ile müzeye dönüştürülmek üzere Sabancı Üniversitesi’ne bağışlanmıştır.

Modern bir galerinin eklenmesiyle 2002 yılında ziyarete açılan Müze’nin sergileme alanları 2005 yılındaki düzenleme ile genişletilerek, teknik düzeyde uluslararası standartlara kavuşmuştur.

Bugün Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi zengin koleksiyonu, kabul ettiği kapsamlı uluslararası geçici sergileri, konservasyon birimleri, örnek eğitim programları, yapılan çeşitli konser, konferans ve seminerleriyle çok yönlü bir Müzecilik ortamı sunmaktadır